Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994 yerel seçimlerinde, 2002 ve 2007 seçimlerinde işbirliği yaptığı yargıyı, emniyeti ve orduyu teslim ettiği Fethullah Gülen Cemaati mensupları, orduyu, yargıyı, emniyeti ve bürokrasiyi ele geçirmek için 12 Temmuz 2007'de Ergenekon terör örgütü adıyla hayali bir terör örgütü icat ettiler.

Recep Tayyip Erdoğan, kedisini hayali Ergenekon terör örgütü davasının savcısı ilan etti. Davayı planlayan savcı Zekeriya Öz’ün altına devletin (başbakanlığın) zırhlı Mercedes arabasını tahsis etti.

Hayali Ergenekon terör örgütünün savcısı olduğunu söyleyen AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın desteğini arkasına alan Fethullah Gülen cemaati mensubu savcılar, hakimler, polisler, askerler, gazeteciler sahte deliller ürettiler. Türk Silahlı Kuvvetleri Komutanlarını, bilim adamlarını, siyasetçileri, kamu görevlilerini, gazetecileri, sivil toplum örgütü yöneticilerini Ergenekon terör örgütü mensubu olmakla suçladılar. Sahte deliller üreterek bu kişileri yargılandılar ve tutukladılar.

Sahte delillerle suçlanan, iftira atılan, tutuklanan, yıllarca hapiste yatan bu insanlar, işlerini kaybettiler. Mağdur oldular. Kendileri ve yakınları acı çektiler. Haksız suçlamayı içlerine sindiremeyip intihar edenler oldu. Kansere yakalanıp ölenler oldu.

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 30 Kasım 2018 tarihinde yapılan duruşmada, Cumhuriyet savcısı, hayali Ergenekon terör örgütü davasına ilişkin esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı mütalaasında: “Ergenekon Silahlı Terör Örgütü”nün varlığının kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlanamadığı örgütün liderliği, üyeliği ve örgüt adına suç işlenmesinin de söz konusu edilemeyeceği anlaşılmıştır. Bu haliyle iş bu dava kapsamında kovuşturmaya konu edilen, Ergenekon adlı bir terör örgütünün varlığı ispat edilememiştir… FETÖ, kendi ajanlarına terör eylemleri yaptırarak ve onları bazı devlet kadroları ile irtibatlandırarak önce ‘suçu imal’ etmiş ve daha sonra yargı içerisindeki unsurları kullanarak mahkum etmiştir. En sonunda da medyayı kullanarak da linç etmiştir. Ergenekon Davasının özü budur….Ergenekon Davası FETÖ için geçmişteki pis işlerini içine attığı ve kendisi üzerindeki bütün kuşkuları yok etmek için kullandığı bir nevi çöp tenekesidir dedi. Ergenekon terör örgütü diye bir örgütün olmadığını, delillerin sahte olduğunu, bu davada yargılanan insanların suçsuz olduklarını söyledi. 

Ey kendisini hayalı Ergenekon terör örgütü davasının savcısı ilan eden AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, haksız yere suçladığınız bu insanları suçsuz oldukları ortaya çıktı, şimdi ne yapacaksın? Vicdanın rahat mı?

Erdoğan’ın söylediklerinin ve yaptıklarının doğruluğunu ve yanlışlığını sorgulamadan onaylayan, suçsuz olan bu kişilere her türlü iftirayı atan, acımasızca eleştiren AKP milletvekilleri, belediye başkanları, AKP il, ilçe başkan ve yöneticileri, AKP yandaşı gazeteciler, akademisyenler, hukukçular, kamuoyu araştırmacıları, şimdi ne yapacaksınız? Vicdanınız rahat mı?

Soruyum sizlere suçsuz olan bu insanlara attığınız iftiraların, yaptığınız kötülüklerin, çektirdiğiniz acıların hesabını nasıl vereceksiniz? Haksız yere suçladığınız, mağdur ettiğiniz, bir kısmının ölümüne neden olduğunuz bu insanlara şimdi ne diyeceksiniz?

Bugün iktidarsınız ve güçlüsünüz. Attığınız iftiraların, yaptığınız kötülüklerin ettiğiniz, çektirdiğiniz acıların, neden olduğunuz ölümlerin hesabını vermeyebilirsiniz. Fakat suçsuz olan bu insanlara attığınız iftiralar, yaptığınız kötülükler alnınıza kara bir leke olarak yazıldı. Gelecekte hep bu kara leke ile anılacaksınız.

Allah Kuran’da kul hakkı yemiş olarak huzuruma gelmeyin diyor. Benim kul hakkını af etme yetkim yoktur diyor. Haksız suçlamalarınızla, attığınız iftiralarla, yaptığınız kötülüklerle kul hakkı yediniz. Yarın öbür dünyada Allah’ın huzuruna çıktığınızda; yediğiniz kul hakkının hesabını nasıl vereceksiniz?