“ANADİL” ile “Ana dili” farklıdır.
Ana dili; Doğuştan itibaren kişinin doğup büyüdüğü evinde anne babasından öğrendiği dildir.
ANADİL ise; Millet ve Devlet
olmanın olmazsa olmazı, Milletin birlik ve beraberliğinin garantisi 86 milyonun resmi ortak dilidir.
Her Türk vatandaşı istediği yerde istediği dilde konuşabilir. Bunun önünde hiçbir engel yok, olamaz da.. Ama devletin eğitim ve öğretim dili TÜRKÇE olmak zorundadır. Çünkü ülkemizde sayın C.Başkanımızın ifadesi ile 36 etnik grup var. Her etnik grup “Ana dilde” eğitim isterse Devlet bunun altından nasıl kalkacak.
******
İster Doğu’da ister Batı’da ; İster Kuzeyde ister Güneyde, Ülkemizin neresinde olursa olsun kişinin yüzüne bakarak onun ırkını , yani Türk mü , Kürt mü, Laz mı, Çerkez mi vs. olduğunu bilemeyiz. Bir kişinin hangi ırka mensup olduğunu “Kan grubu”nu tespit eder gibi tespit edecek bir cihaz da yok
Bu nedenle önemli olan hangi “IRK”tan olmak değildir.
Önemli olan histir, mensubiyet duygusudur. Kişinin kendisini nasıl hissettiğidir.
Mesele MİLLİ olabilmektir.
Mesele YERLİ olabilmektir.
Adına TÜRK Milleti dediğimiz bu Aziz, bu büyük MİLLET’e mensubiyet şuurudur esas olan…
Bu aziz toprakları VATAN bilip, Bayrağına , Milletin Birlik ve beraberliğine, Kültürüne, inancına , örf ve adetlerine, Milli ve manevi değerlerine bağlı olabilmektir.
Bir halkı “MİLLET” yapan en önemli unsur dildir, dil birliğidir.
Şunu hiç kimse inkar edemez;
Kendisini hangi etnik kökene mensup sayarsa saysın, hangi etnik kökenden olursa olsun, bugün ülkemizde herkesin kendini en iyi ifade ettiği dil, toplumun tüm kesimleri ile en rahat anlaştığı dil TÜRKÇE dir.
Mithat SOLGUN