İşsizlik, ülkemizin en yakıcı ve çözüm bekleyen sorunlarından biridir. Her gün onlarca genç, umutla arayıp “bir iş imkânı var mı?” diye soruyor. Referans isteyen, destek bekleyen bu gençlerin sesi, aslında yıllardır biriken bir sessizliğin yankısıdır.
Evet, yerelde Cumhuriyet Halk Partisi belediyelerine yönelik iş beklentisi oldukça büyük. Çünkü halk, iktidarın çözemediği temel sorunlara yerel yönetimlerin en azından bir nefes olmasını istiyor. Ancak şunu unutmamak gerekir: Belediyeler birer “iş bulma kurumu” değildir. Yine de toplumsal sorumlulukları gereği, istihdam yaratma noktasında önemli roller üstlenebilirler.
#CHP’li belediyeler bu konuda duyarlıdır. Kooperatifler, istihdam ofisleri, meslek edindirme kursları ve sosyal projelerle gençlere yeni fırsatlar sunmak için mücadele veriyorlar. Ancak bu çabalar, merkezi bir istihdam politikasıyla desteklenmediği sürece, kalıcı çözüm üretmek kolay değildir.
İşsizlik, ekonomi politikalarının, eğitim sisteminin, üretim modelinin ve yatırım tercihlerinin bir sonucudur. Yani bu, tamamen merkezi hükümetin sorumluluğundaki bir başlıktır. Bugün gelinen noktada iktidarın yarattığı "işsizlik ordusu", aslında başarısız ekonomik politikaların en çarpıcı göstergesidir.
#6Şubat deprem felaketinin ardından yıkılan iş yerleri işsizliğin daha da artmasına sebep oldu. Adıyaman'da işsizlik her geçen gün kanayan yara olarak karşımızda durmaktadır. Organize sanayi bölgesinde birçok işletmenin küçülmeye gittiği yönünde, personel çıkarttıklarının iddiası gündemde.Depremde en çok etkilenen #Adıyaman'a gerekli teşvikler sağlanmalı. Devlet destekli yatırımlarla ve teşviklerle Adıyaman işsizlik sorununu bir nebzede olsa çözebilir. İşsizliğe bağlı veya dolaylı olarak Adıyaman'da son günlerde yaşanan intihar vakalarında maalesef artış söz konusu. Bu anlamda merkezî hükümetin ve yerel yöneticilerin ortak bir çalışma ile bu tür durumların önüne geçmelidir.
Çözüm nedir?
Öncelikle üretimi ve sanayiyi destekleyen, bilim ve teknolojiye yatırım yapan, liyakati esas alan bir kalkınma politikası gereklidir. Belediyeler ise bu sürecin bir parçası olarak, yerel kalkınma modelleriyle destekleyici rol üstlenebilir. Gençlerin yalnız bırakılmadığı, emeğin hak ettiği değeri bulduğu bir Türkiye hepimizin hakkıdır.
İşsizlik kader değil, yanlış tercihlerin sonucudur. Değiştirilebilir. Yeter ki samimi bir irade ve halktan yana bir bakış olsun.