Adı Muhammed Ali,

Soyadı “Clay” değil amma, 
 İki yıllık “Civa” gibi bir devlet memuru.
Konya Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. Sınıfında öğrenci, bekâr.
Adıyaman’da çalıştığı kurumla da yakından ilintili yüksek öğrenimini bitirmek amacında.
Bitirmek için okula devam ederek derslerini başarması,
Devam edip başarmak için de fakültenin bulunduğu il veya yakınında çalışması, ikamet etmesi gerek…
Orta halli bir ailenin çocuğu olduğundan “önce ekmek” demek zorunda…
İdarenin ihtiyacı halinde kendi kadro ve kazanılmış haklarını “buzdolabına” koyarak odacılık, şoförlük veya bilgisayarda 10 parmak yazabildiğinden kâtiplik yapmaya da razı…
Yolluksuz olarak atanmaya veya geçici görevlendirilmeye de razı… 
Yasa gereği zorunlu ödenebilecek yolluğu  “Sözünde durma” adına hazineye bağışlamaya da razı…
Birkaç defa atanma isteğinde bulunmuş amma, fırsatçıların tanınan fırsatı kötüye kullanmasından olacak ki son zamanlarda yapılan mevzuat değişikliğiyle artık öğrencilik “atamaya mazeret” sayılmadığından atanma isteği “ret” edilmiş… Yegâne çözüm “Bakanlıkça re’sen atanma” 
Tek ümidi siyasi organlar kalmış, siyasiler kalmış…
Bu arada, Sağlık Memuru iken dışarıdan Hukuk Fakültesini bitiren bir siyasetçimiz kalmış…
Hani, damdan düşenin halini ne de olsa yine damdan düşen daha iyi anlarmış ya!
O halde, 2014–2015 öğretim yılının başlayacağı şu aylarda…
Haydi, Milletvekilimiz Ahmet Aydın kardeş…
Yap bir iyilik, at suya!
İnan bu sefer balık ta bilir, Hâlık ta!
“Bakanlıkça re’sen atama” için sıva kollarını…
Kahvehanelerde uluorta söylenen “Siyasiler elimizden tutmuyor!” nidalarını dindirmek adına da olsa…