Çemberlitaş ve Civar Köyleri Kalkınma ve Dayanışma Derneği Başkanı Kazım Çetinkaya, 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı.

Çetinkaya, açıklamasında, tarihe ikinci büyük Emperyalist savaşı olarak da geçen İkinci Dünya Savaşının, Nazi’lerin Polonya’yı 1 Eylül 1931 günü işgal etmesiyle başladığını anımsattı.

Geride acı, keder ve gözyaşıyla birlikte 52 bin ölü, milyonlarca yaralı ve sakat insanlarla beraber yıkılıp, toz yığınları ile harabe kentler bıraktığını hatırlatan Çetinkaya, şunları kaydetti:

“Tam 6 yıl süren ve 1941 yılı’nın Mayıs ayında son bulan bu insanlık tarihinin en kirli ve kanlı savaşın başladığı güne Dünya Barış Günü adı verildi. Ve yine bugün Dünya Barış Günü’nün bir yıldönümünü daha idrak ettiğimiz zaman diliminde, ne yazık ki, bütün dünyada kan oluk oluk akmakta, gözyaşı dinmek bilmemektedir. Dünyanın dört bir yanında anarşi ve terör kol gezmektedir. Devletlerarası hukuk bütün ilkesizliğiyle çiğnenmektedir. Dünyanın değişik coğrafî bölgelerinde kan ve gözyaşı’nın akmasına neden olan terör örgütleri hak, hukuk mefhumu tanımadan farklı isim ve kimliklerle insanlık suçu işlemeyi sürdürmektedirler. İnsanlık aleminin var olduğu günden beri savaşlar da var olmuştur. Var olabilmenin ve varlığını sürdürebilmenin adı olmuştur ilkel toplumlarda savaş kavramı günümüzde ise vahşi kapitalist dünyada, hem egemenlik kurma hem de yeni pazarlar ve Pazar ilişkileri açmak için hain ve zalim emellerin gerçekleşmesinin adı olmuştur. Ama ne yazık ki, çıkar ilişkilerinin gereği olarak barışı rafa kaldırarak, dünyada savaş çıkarmaya çalışanlar kuzu postuna bürünmüş kurtlar misali “insancıl” gerekçeler tanımlamasıyla dünyayı harap etmekten, yaşanmaz hale getirmekten çekinmemektedirler. Ülkemizde son otuz yıldan beri dıştaki düşmanların tahrik ve teşviki içteki düşmanların basiretsizliğiyle meydana gelen tablo içler acısıdır”

Terör olaylarına de değinen Çetinkaya, şöyle devam etti:

“İstatistik verilerine baktığımızda, otuz yılda kadın ve çocukların da bulunduğu 14 bin 257 sivil vatandaşımız 7 bin 240 güvenlik görevlimiz şehit olurken 22 bin 374 terör örgütü üyesi de can kaybına uğramıştır. Otuz yılda toplam kırk beş bin insanımızın hayatına mal olan ve bir o kadar da yaralı ve sakat kalan ülkemiz insanının en çok barışa ihtiyaç duyduğu günleri yaşıyoruz. Savaşın ve şiddetin sonuçlarını ortadan kaldırarak, acı çeken insanların acılarını dindirmek, savaşa her yönüyle karşı çıkmak, savaş ve şiddeti ortaya çıkaran, üreten dinamikleri değiştirmek, savaşsız bir dünya oluşturmak bütün insanların görevidir. Barış ve istikrar ortamını bozucu, şiddet ve terör hareketlerinin önlenmesi konusunda sağduyu sahibi, vatanını, milletini seven herkesin üzerine düşen görevi yapması bir borçtur. Dünya barış gününde şiddet, terör ve savaştan arınmış, huzur ve barış ikliminde, sevgi ve kardeşliğe kucak açarak evrensel dünya barışını sağlamak hepimizin görevidir. Bütün insanların bir arada yaşadığı, silahların sustuğu, barış ve dostluk türkülerinin dilden dile yayıldığı, il’den il’e yankılandığı, ihanetlerin olmadığı bir dünyada yaşamak dileğimizdir”

PHA