Aynı yerde bir dakika durmayan, yüzünden gülümsemesi eksilmeyen küçük bir komşum vardı. Adı
Elif... Çağla gibi yeşil gözleri ile gözlerinize bakar, sürekli anlatacak bir şeyler bulurdu.
Annesi ile bize oturmaya geldikleri bir gün, "Canım sıkılıyor benim," dediğinde, "Hasan abin sana
çizgi film açsın," diyerek benim bulunduğum odaya göndermişti annem. Pencerenin önünde
oturuyordum. Geldi, çizgi filmi açtım. Lakin bir dakika bakmadan yanıma yaklaştı. Koltuğun
kenarına çıkıp ellerini kalorifer peteğine dayadı, "Nereye bakıyorsun?" dedi. "Öyle dışarıya
bakıyorum," diye cevap verdim ve hemen ardından, "Canın mı sıkılıyor?" diyerek ikinci sorusunu
sordu. Belli ki çizgi filme bakma niyeti yoktu, konuşmak istiyordu ve yapacağımız sohbetin konusu
belli olsun diye, "Evet, canım çok sıkılıyor," dedim. Biraz düşündü, "Dışarıya çık o zaman, beni
ablam çıkarıyor," dedi gülümseyerek. "Hava soğuk, ben çıkamam," dediğimde yine duraksadı. ve
koltuktan yere atladı, "Bize gel," dedi. "Kim kaldıracak beni?.." soruma cevabı hazırdı: "Babam var,
abim var... Kaldırırlar seni... Hem karate biliyorum ben, sana bir şey diyen varsa onları da döverim,"
diyerek zıplamaya başladı.
Bu küçük kızın, benim can sıkıntım için çözüm yolu araması ve sonunda beni kötü insanlardan bile
koruyabileceğini söylemesi dudaklarımda kalıcı bir tebessüm bırakmıştı. Çünkü karşınızda böyle
bir cimcime varken gülümsememenize imkan yoktu.
İki yıl önce, aramızda iki apartmanın bulunduğu başka bir apartmana taşındılar. Elif, orada iki yaş
daha büyüdü ve hep aynı kalacağı yaşa ulaştı. Çünkü bu dünyada yattığı son uykusundan bir daha
uyanamadı. 6 Şubat 2023, saat 04:17'de annesi, abisi ve ablasıyla Arı Apartmanı'nın enkazı altında
kaldı. Arama kurtarma zamanında gerçekleşmedi. Günler sonra enkaz altındaki insanlardan, "Biz
yaşıyoruz!" diye mesaj geldi. Umutlandık, lakin olmadı. Tanıdığımız ve sevdiğimiz birçok insan ile
birlikte aramızdan ayrıldı.
Senin gülen yüzünü hiç unutmayacağım çağla gözlü melek!