Her bölgenin, her şehrin ve her ilçenin kendini tanıtmak ve ifade edebilmek için kutladığı bayramları vardır. İşte Adıyaman’ın Besni İlçesinin de bu anlamda kutladığı bir bayramı var. Eğitim Bayramı. Türkiye de hatta dünyada ilk olarak Besni’de kutlanıldığı söylenilen bir bayram.

Bu yıl da 15. Besni Eğitim Bayramı, 2 gün süresince devam etti. Daha önceki bayramların dolu dolu geçtiği anlatılırdı. Bu yıl ki Eğitim Bayramı nasıl geçecekti bakalım.
İlk gün kortej yürüyüşüyle başlayan Eğitim Bayramı, bir kaç yerde farklı etkinlikle de devam etmiş.
İlk günü gidememiştim, ama ikinci gün Eğitim Bayramının nasıl geçtiğini gözlemlemek için, mevcut kitaplarımla iştirak etmek istedim. Tabi herhangi bir davet almadığım için, kendi çabalarımla bir çanta dolusu kitapla beraber, Besni’ye doğru yola çıktım.
Besni girişinde, farklı bir bayram atmosferi bekliyordum; ancak hiç de beklediğim gibi bir bayram coşkusu ve havası göremedim. Yolda karşılaştığım birine Eğitim Bayramı kutlamalarının nerede yapıldığını sordum. Pek de oralı olmayan birine rastlamış olmalıyım ki “bilmiyorum!” diyerek geçiştirdi.
Kaymakamlığın önündeki Mehmet Erdemoğlu parkında oturup bir çay içtim. İçerken de şöyle etrafı ve insanları gözlemledim. Kimse de bayram olduğuna dair bir heyecan göremedim. Sanırım Besni ilçemizin bu tür etkinliklerin düzenleneceği bir meydan olmadığından olsa gerek, bayram etkinlikleri birkaç yerde kutlanılıyormuş Erdemoğlu parkında Besni Kız Meslek Lisesinin yapmış olduğu bir kermes görüntüsü vardı sadece, Saatler ilerledikçe, Kız Meslek Lisesi öğrencileri kermes malzemelerini getirerek, hazırlık yapmaya başladılar.
Kermesin hemen yanı başında bir masaya kitaplarımı dizerek, beklemeye ve eğitim bayramının atmosferini yaşamak niyetindeydim.
Akşamdan konuştuğumuz Gazeteci Dostumuz Soydan Doğru kardeşimiz ve Dostum Hüseyin Duman’ın gelmesiyle koyu bir sohbete daldık. Daha sonra da Gazeteci Mustafa Gül dostumuzun kardeşi geldi. Hem çaylarımızı yudumluyor, hem de Besni Eğitim Bayramının kritiğini yapıyorduk. Bu sene ki Eğitim Bayramının sönük geçtiği, istenilen kaliteyi yakalayamadığı konusunda hemfikirdik.
Sohbetle beraber, kermese gelenleri gözlerlerken, Kız Meslek Lisesi öğrencilerinden başka kimse görülmüyordu. Yalnız kaldığımda, parkta oturup çayını içenlerle sohbet etmem esnasında, Eğitim Bayramının eski neşesinden ve heyecanından eser olmadığı söyleniliyordu. Birçok kişi organizasyonda sıkıntılar olduğunu, herkes topu birbirine atığı için, yeterli tertip, düzen ve intizamın olmadığını söylüyorlardı. Yeterince tanıtımı yapılmayan Eğitim Bayramının eğitimle alakasının olmadığını, (Birkaç panel ve Haluk Levent’i saymazsak) yoksa 15. yapılan Eğitim Bayramının daha güzel geçmesi gerektiğini söylüyorlardı.
Görüntü itibariyle, dünyada ve Türkiye’de bir ilk olduğu söylenilen Eğitim Bayramını; Besni içindeki insanı ve ilçe dışındaki Besni’lilerle kutluyorlardı. Eğitim Bayramının sadece Besni odaklı kutlanılması gerçekten çok büyük bir handikap. Her sene Besni Eğitim Vakfı, Kaymakamlık ve Belediye tarafından düzenlenen Eğitim Bayramında organizasyonun yetersiz olduğu söyleniliyordu. İnsanlar bunun sebebini kendi aralarında oturup, bir özeleştiri yaparak, nedenlerini ve çözüm noktasında eksiklerinin neler olduğunu hesap etsin istiyorlardı.
Her sene yönetimin değiştiği Besni Eğitim Vakfının, her geçen yıl, daha iyiye, daha güzele, tertipli, düzenli, tanıtımın daha iyi yapılması ve katılımın daha da artırılması sadece Besni’yle yetinmeyen bir organizasyonla devam etmesi gerekirken; 15. yapılan bir bayramda -hele bu bayram da konusu ve amacı itibariyle Eğitim Bayramı olursa - böylesi sönük geçtiğini Besni insanından duymak, doğrusu beni hem şaşırttı, hem de üzdü. Besni yaşayanı Eğitim Bayramının kutlanması şeklinden pek memnun görünmüyordu. Onlar daha zengin, daha kapsamlı, daha genel ve herkesi kucaklayıcı bir birlikteliğin olmamasından dolayı sitem ediyorlardı.
Dışarıdan bakıldığında Besnililerin birlik ve beraberliğinden bahsedilir ve imrenilir ancak içine girilince hiç de göründüğü gibi olmadığı, vatandaşların konuşmalarından rahatlıkla anlaşılıyordu.
Hemen öğleden sonra toparlanıp tekrar Adıyaman yoluna düştük. Şimdi derseniz ki “peki kitap satışı nasıldı, satış yapabildiniz mi?” Evet, eğitimle ilgili olan bir eğitim bayramında, bayramın ruhuna yakışır bir satış yaptık.
Kerim Baydak