Serzeniş: ( Bir şeyi ) Başa kakma, sitem etme, takaza.

Seziş: Sezmek işi veya biçimi.

Sezmek: Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş veya olacak bir şeyi anlamak, kestirmek, hissetmek.

Sezgi: ( Fel.) Gerçeğin deneye ve akla vurmadan, doğrudan doğruya kavranması.

Bütün bu açıklamalar aslında geçmişe bir özlemden yola çıkılarak yazıldı. Etimolojik açıdan ayrıntılı olarak bir çalışma yapıp hem sizlere serzeniş sözcüğü ile ilgili bilgi verecektim hem de paslanmış bilgilerime temas edip biraz gönlümü avutacaktım. Olmadı.

En iyisi ben, yalnızca bugün için serzenişlerime geçeyim ve biraz onlardan bahsedeyim size. Onlara geçmeden bir parantez açıp şunu da belirteyim; “ serzeniş “ sözcüğünün anlamı her ne kadar olumsuz da olsa, sözcük fonetik açıdan hep kulağıma hoş gelmiştir benim. Belki de “sezişlerimle “ ilgili birçok ayrıntıya da dokunduğu içindir. Satır aralarını iyi okurum. Ne yazık ki bu pek de işe yaramaz. Çünkü hep “ benim “ olarak kalmıştır ve karşı tarafın karşı çıkışlarıyla, yine ait oldukları yere bana dönmüşlerdir. Belki de olması gereken bu. Kendimi fazla ciddiye alan bir insan olarak bunu da abartıp başka alanlara kayabilirdim.

 Gelelim bugünkü serzenişime. Ne olurdu aynı anda birkaç yerde ve başka başka kişilerle veya şeylerle olabilseydim! Yüreğime sığdıramadığım onca güzellik bir anda yaşanabilir miydi başka başka? Bilemiyorum. Fakat bir yanım, ne yalan söyleyeyim, bazen gerçekten bunun olabileceği yanılgısını, yansıtmasını ya da fantezisini ( adına ne derseniz deyin )yaşatıyor bana. Bu da çocukken annemin dedesiyle ilgili dinlediğim bir sürü anekdottan kaynaklanıyor.

Annemin dedesi aydın bir hocaymış. Hem cami hocası hem öğretmenmiş. Eskiden öyle miydi ya da bu annemin dedesine özgü bir durum muydu? Bunun bilgisine sahip değilim. Annem dedesiyle çok içli dışlıymış. O yüzden çok anı biriktirmiş rahmetliyle ilgili. Bunları da zaman zaman paylaşırdı benimle. İşte bunlardan biri de; “ onun aynı zamanda birbirinden kilometrelerce uzak ayrı ayrı yerlerde bile aynı anda görüldüğü “ ile ilgiliydi.

Ondan etkilenmiş olmalıyım ki, ben de aynısı olsun istiyorum. Olmadığı için de serzenişte bulunuyorum zaman zaman Tanrı’ ya. Ne olurdu sanki rahmetli annemin dedesiyle ilgili söylence benim için de gerçekleşseydi?