Yaralı bereli devam ediyor yol. İncindiğimiz, kırıldığımız ve kırdığımız yerden hem de....

    Canımız ve kalbimizi acıtan detayların unutulup gittiğini sanırız da yanılırız. Üstünü örteriz yanmış küllerimizin aslında. Oysa yara bir kuytuda bekliyordur. "Her yara kitap ayracı gibi durur hayatımızda, 'Nerede kalmıştık?' deriz, devam ederiz." hem de ayırdığımız yerden, kaldığımız yerden acıya acıya, kanaya kanaya... 

    Ne tuhaf değil mi, daha dün artık yaşayamam dediğimiz kederlerimizin bile üzerini örtmemiz. İşte böyle, yaşam denen muammanın güzel tarafı da bu olsa gerek. Aksi halde nasıl yaşardık değil mi onca bireysel travmamız varken, sağımızda solumuzda analar gözyaşlarıyla hayatı yoğururken, genç kızlar namus davasına hayallerini ve bedenlerini kurban verirken, üniversite öğrencileri ekmek parası bulamayıp intihar ederken, tek maaşlı aileler fatura, okul, ekmek,... Hesabı yaparken... Birileri aldığı parayla nerde tatil yapacağım, hangi markadan alışveriş yapacağım diye düşünürken fukaranın boğazından geçecek lokmanın hesabını yaparken...

     İşte böyle yaralarımızla hayatı ayırıyor ve nerde kalmıştık diyoruz. Dönüp ben de ayırayım diyorum şu hayatı bir yerinden, en çok acıyan yerinden olmuyor. Sonra da devam ediyorum tuhaf,çok tuhaf.

#nazantaştanyapıcı