"Türkiye’nin güneşlenme süresi en uzun ili"
Adıyaman iklimi tüm Türkiye'nin yansıması olduğunu belirten Deva Partisi Adıyaman İl Başkanı Uğur Dündar,"Adıyaman’ı tarifle dediklerinde Türkiye’nin özetini yaparım hep. Verimli tarım arazileri, iklim özellikleri, zengin yer altı kaynaklarını, üç tarafı sularla çevrili olması ve jeopololitik konumu. Tarım arazilerinin ve ürün çeşitliğinin üst seviyede olması üzerinde yaşadığımız hazinenin bize dönüşünün adıdır. Tarımın ülke için ne denli önemli olduğunu Ulusal Kalkınma planlarındaki vurgularından da anlıyoruz. Adıyaman’da bu minvalde aynı durumda. Tarım Adıyaman’ın en büyük potansiyeli. İklim özelliklerine bakıldığında tam bir Türkiye yansıması. Adıyaman mevsimsel geçişlerin sert olmadığı mevsimi mevsime göre yaşadığı bir coğrafyada. Sincikte kar yağarken Samsat’ta güneş. Güneş demişken Türkiye’nin güneşlenme süresi en uzun ili olduğumuzu belirtmek isterim. Zengin yer altı kaynakları dedik. Türkiye’de üretilen ham petrolün yüzde 22’si Adıyaman’da. Mermer üretiminde ilimiz ilk 5’te. Bakır madeni artık bölgesel yatırımları yönlendirecek seviyede. Kromda hatırı sayılır üretim seviyelerine ulaştık."dedi.
"Tam 17 devlete de ev sahipliği yapmış olan ilimiz, medeniyet ve kültür mozaiği haline gelmiştir"
Tıpkı Türkiye gibi su cenneti bir memleketin sakinleri olduğunu hatırlatan Başkan Dündar,"Üç tarafımız sularla çevrili. Tıpkı Türkiye gibi su cenneti bir memleketin sakinleriyiz. 1989’dan beri GAP Eylem Planın en büyük yatırımı olan Atatürk Barajının sularını ilimizde barındırmaktayız. Yüzey sularında Fırat, Göksu, Kâhta Keysun, Çakal, Eğri Çayı gibi kaynaklar varken potansiyel yer altı suyu yıllık 5764 m3 yüzey sulardan beslenmektedir. Jeopolitik konum itibariyle tarihte hep önemli yer tutan Adıyaman Kummuh ve Kommagene krallıklarının başkentliğini Fırat’ın en dar geçiş noktası olması sebebiyle yapmıştır. Tam 17 devlete de ev sahipliği yapmış olan ilimiz, medeniyet ve kültür mozaiği haline gelmiştir. Sırf bu medeniyetlerin kalıntıları bile turizm potansiyelini doyurucu seviyeye getirmeye yeterlidir. Anlattım ama sanki minyatür Türkiye’yi anlattım. Bu denli zenginliğe sahip ilin dertleri bu kadar çok mu olur demeyin sakın. Olur olur. Potansiyeli risk olarak algılayıp, güçlü ekonominin özgür bireyi demokratik toplum olduğunu bilirsen bunu risk olarak gören zihniyette olur. Ama 'Dert Bizim Deva Biziz'. Bu potansiyellerde ayağa kalkmamak için hiçbir sebep olamaz. Derdi yok edip 'DEVA' olacak biziz. Tıpkı Türkiye gibi küllerimizden doğacağız. 'ümitvar olunuz' umutsuzluğa kapılmayınız. Hep birlikte ayağa kaldıracağız bu memleketi."şeklinde konuştu.
Kaynak : PHA
