Diyabet hastalığının üzerinde durulması gereken ve tedaviye cevap veren bir hastalık olduğunu belirten Öner, "hastalığa bağlı komplikasyonları önlene bilecek bir durum bu konu da biraz bilinçsiz bir toplum oluşumuz fizik aktivitedeki yetersizliğimiz önem vermeyişimiz kendi sağlığımız açısından hassasiyet göstermeyişimiz diyabetle ilgili komplikasyonların artmasına neden oluyor." dedi.
Öner, diyabete bağlı kan şekeri yüksekliğinin, kalp, kan, böbrek ve gözlerle ilgili çok ciddi problemlere yol açtığını vurgulayarak, yapılacak tedaviyle bu organları rahatlıkla korunacağını ifade etti.
-"HERGÜN 30 DAKİKA YÜRÜYÜŞ"
Diyabet hastalarının mutlaka yılın belirli dönemlerinde doktora görünmesi tavsiyesinde bulunan Öner, şöyle devam etti:
"Bir diyabet hastasınız en az yılda üç defa doktora görünmesi gerekiyor ki biz buna 3 ay da bir kontrol diyoruz. 3 ay da bir ortalama kan şekeri düzeyleri açlık ve tokluk kan şekerleri düzeyleri buna bağlı diğer sistemlerin incelenmesi yapılması gerekiyor. Bizim diyabetle ilgili ikinci önerimiz ise hastaların muhakkak surette en az üç gün en az 30’ar dakika yürüyüşle en azından fiziksel aktiviteleri belirli bir ortalama düzeyine getirmelerini bekliyoruz. Bu şekilde asrın hastalığı dediğimiz insanların en fazla mağduriyetine sebep olan ilimizde binlerce ifade edilebilecek sayıda diyabet hastaları önüne geçmiş oluruz."
-"DİYABET HASTALARI REKLAMLARA İNANMAMALI"
Günümüzde diyabet hastalarının bazı ticari reklamlar ile sömürü aracı halene getirilmeye çalışıldığına dikkati çeken Öner, bu reklamlara itibar edilmemesi gerektiğini vurguladı.
'Diyabet bitmek üzere diyabeti bitiren hekim çıktı' gibi söylentilerle hastaların bilinçli veya bilinçsizce yanlış yollarla tedavi olmaya çalışmasının ölümle sonlanabilecek ağır sonuçlar ortaya çıkardığının altını çizen Öner,"Hastalarımız farklı iller de farklı hekimler de diyabetin bittiğine inanaraktan bir kısım tedaviler almaya gidiyorlar ve sonuçta da istenmeyen ve hayati sonuçlar doğurabilecek. Problemlerle karşılaşmış oluyoruz. Bu tür şeylere itibar etmeyelim diyabet hastalığı kronik bir hastalıktır. Diyabet hastalığı ömür boyu süren bir hastalıktır. Ama tedavisi bireyden bireye değişen, kişilere özgü olan, herkesin kan şekeri düzeyine eşlik eden komobit faktör dediğimiz diğer hastalıklara bağlı olarak ayrı ayrı regüle edilmesi gereken bir hastalık. Bunun için gerek dahili gerek endokrinoloji bir görünmeniz ve bununla ilgili kendimize özgü tedavi modeli sağlanması için hekimimizden yardım istememiz gerekmektedir. Diyabeti bitiren maalesef ilaç bulunmamaktadır. Bu asılsız ticari amaç güden hastaları mağdur eden kişilere itibar etmemiz gerektiğini de özellikle vurgulamak istiyorum.” İfadelerini kullandı.
-"DİYABETLE GÜZEL BİR YAŞAM SÜRMEYİ ÖĞRENMEMİZ GEREKİYOR"
Diyabet hastalarının hastalığına rağmen güzel bir hayat sürmesinin mümkün olduğunu dile getiren Öner, öncelikle hastanın diyabetle güzel bir yaşam sürmesini öğrenmesi gerektiğini belirtti.
Diyabetle ilgili komplikasyonlardan korunmanın hastanın elinde olan bir durum olduğunu kaydeden Öner, yaz sıcağına yönelik de şu tavsiyelerde bulundu:
"Sıcak havalar etki eder. Sıvı tüketiminin artmasına neden oluyor. Sıcak havalar da sıvı ihtiyacımızın fazla olması diyabet hastaların özellikle bu konuda sıvı ile ilgili problemlerinden dolayı bir sıvı açığı oluşmasına terleme ile kaybedilen sıvının yerine konmamasına bağlı olarak hem tuz kaybı hem sıvı kaybı diyabetin sıcak havalar da daha da kan şekeri düzenlemesine katkı sağlıyor. Bununla ilgili özellikle yazın öğle saatleri gibi güneş ışınları düştüğü anlarda dışarı çıkmamız gerekir günlük sıvı alımımızı önerilen şekilde dile getirmemiz gerekir."
Kaynak : PHA
Haberin Videosu :
