Yeni Türkiye’de sağlıkta dönüşümün mimarları olan sağlık çalışanlarının var olan sorunların çözümüne yönelik adımlar atılmasını beklediklerini aktaran Barutçu, 14 Mart’ı gerçek bir bayram havasında yaşamayı arzu ettiklerini savundu.
-“ADALETSİZ DÖNER SERMAYE SİSTEMİ”
Barutçu, döner sermaye sisteminde yaşanan adaletsizliğin sağlık çalışanlarının iş motivasyonunu olumsuz etkilediğini ve aynı görevde çalışan sağlık çalışanlarının farklı oranda döner sermaye ücreti almasının önemli bir haksızlık olduğunu ifade etti.
Bu yaşanan adaletsizliği başka hiçbir meslek grubunda görülemeyeceğini vurgulayan Barutçu, şunları kaydetti:
“Örneğin eşit durumda olan ancak farklı karakollarda çalışan 2 polis memurunun veya yine aynı şekilde farklı okullardaki 2 öğretmenin farklı ücret aldığını göremeyiz. Ancak unvanları, eğitimi ve hizmet yılı aynı olan sağlık çalışanları farklı hastanelerde çalıştığı için aynı döner sermaye ücreti alamamaktadır. Çalışanlarımız arasında huzursuzluğa sebep olan bu durumun giderilmesi Sağlık-Sen olarak önceliklerimiz arasındadır ve bu adaletsizlik çözülene kadar konunun takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz. Bunun için öncelikli olarak mevcut döner sermaye sisteminde köklü değişikliklere gidilmelidir.‬Çalışanların beklediği bir diğer konun da 3600 ek göstergenin bir an önce çıkarılması olduğuna işaret ederek, “3600 ek göstergenin tüm sağlık çalışanlarına verilmesi, diğer çalışanlar ile ilgili de aynı oranda ek gösterge puanı verilmesi ve konunun bir takvime bağlanarak çözülmesi gerekmektedir”dedi.‬
Sağlıkta farklı istihdam modellerine son verilmesi gerektiğini vurgulayan Barutçu, şöyle devam etti:
“Tüm sağlık çalışanları hangi kadroda olursa olsun sözleşmeli statüde değil, istisnasız 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A kadrosunda istihdam edilmelidir. Sağlık çalışanlarımız 7 gün 24 saat esasına göre fedakarca görev yapmaktadırlar ve bu hizmetlerinin karşılığını maalesef alamamaktadırlar. Sağlık hizmetlerine erişim kolaylaşırken, hasta memnuniyeti artarken maalesef sağlık çalışanlarımız için bu durum aksi yönde gelişmektedir. İstihdam yetersizliği nedeniyle ağır iş yükü altında ezilen, nöbetlerden kendilerine, ailelerine zaman ayıramayan sağlık çalışanlarının bu mağduriyeti, Dünya Sağlık Örgütü istihdam rakamlarının uygulanmasıyla çözülecektir.”
Barutçu, çalışanların hak ve hukukunun gözetilmesi gerektiğini belirterek, ‘’Yine çalışanlarımızın yıllardır çözüm beklediği fiili hizmet süresi zammı, sağlık hizmetleri sınıfından sayılan bütün unvanları kapsayacak şekilde çözüme kavuşturulmalıdır. Sağlık Bakanlığı tüm sağlık çalışanlarının hak ve hukukunu gözetmelidir. Sağlık çalışanlarının mesleki saygınlığı korunmalıdır. Özellikle medyada, internet sitelerinde ve kamuoyunda kayıtsız-şartsız hesap sorulabilen, sözel veya fiziki şiddet uygulanabilen, her zaman her yere hiçbir delil gösterilmeden rahatlıkla şikayet edilebilen, bu şikayetlerle boğuşmaya mecbur edilebilecek sağlık çalışanı figürüne, oluşan algıya son verilmelidir’’ dedi.
 -“İCAP NÖBETİ VE SAĞLIKTA ŞİDDET”
Barutçu, icap nöbeti tutan ancak bu nöbetin ücretini alamayan, malpraktis uygulamasındaki eksiklikler nedeniyle mağdur olan, görevi sırasında şiddete maruz kalarak öldürülen sağlık çalışanlarım haklarına Sağlık Bakanlığı’nın mutlaka sahip çıkması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Bu konularda sağlık çalışanlarının yetkili sendikası Sağlık-Sen olarak üzerimize düşen her türlü görevi yapacağımızın bilinmesini isteriz. Unutulmamalıdır ki sağlık hizmeti bir ekip işidir. 14 Mart’ın sağlık çalışanları için gerçek bir bayram havasında geçmesi için çalışanlarımızın beklentilerini gerçek anlamda karşılayan açıklamalar yapılması, sorunların çözümü için somut adımlar atılması önemli bir noktadır. Bu vesile ile sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutluyor, bugünün sorunların çözümüne vesile olmasını temenni ediyoruz.”

 

Kaynak : PHA
Kaynak: pha