Barutcu, "Yetersiz istihdama rağmen vatandaşlarımızın sağlık hizmeti alması için, ‘sizin sağlığınız bizim mutluluğumuz’ diyerek hastalarımız için umudun adı olan hemşirelerimizin çalışmaları takdire şayandır" dedi. 

Hemşirelerin, gerek ekonomik, gerekse iş yoğunluğu ve iş ortamı kaynaklı sebeplerden dolayı tükenmişlik sınırında hizmet verdiğini anımsatan Barutcu, "Buna rağmen hizmetlerini aksatmayan, kendisi veya ailesinden biri hasta olsa bile, vatandaşlarımızın sağlık hizmeti alması için fedakarlık yapan hemşirelerimizin sorunları çözülerek iş motivasyonları artırılmalıdır. Baştan beri talep ettiğimiz, kararlılıkla takip ettiğimiz yıpranma payının kazanıma dönüşme arefesinde olduğunu bilmek bizleri sevindirmektedir. Sağlık emeğine bakışta köklü bir paradigma değişimine ihtiyaç vardır. Bunlardan birisi, sağlık çalışanlarının mesleki saygınlığını gözeten ve ekip anlayışını zedeleyici politikaların gözden geçirilmesidir. Özellikle; performans uygulamaları başta olmak üzere çalışma koşulları ve haklar bağlamında sağlık çalışanları arasında ayrımcı uygulamalarla sistem sarsıntıya uğratılmamalıdır" ifadelerini kullandı. 

NİTELİKLİ DÖNÜŞÜM VURGUSU 

Hayata geçmesi gereken başka bir değişimin ise, sağlık emeğine yatırım konusunda nitelikli dönüşüm olduğunu kaydeden Barutcu, "İstihdam stratejileri ve insan kaynağı planlaması alanındaki sıkıntılar çözülmelidir. Sağlık sisteminin geleceği açısından en büyük tehlike yetersiz istihdama bağlı ağır iş yüküdür. 14 yılda 3 kat artan sağlık hizmeti varken, ne yazık ki istihdam aynı oranda artmamıştır. AB ülkeleri ortalamasına baktığımızda 400 bin hemşireye ihtiyacımız var ancak hemşire sayımız 130 binlerde. Özetle ülkemizdeki hemşireler Avrupa ülkelerine göre 4 kat fazla iş yapmakta, 4 kat fazla hizmet üretmek zorunda kalmaktadır" şeklinde konuştu. 

"YAPILAN ÇALIŞMALARIN ŞİDDETİ ÖNLEMEDE YETERSİZ KALDIĞI ORTADA" 

Yaşanan başka bir sorunun da uzmanlık dallarından mezun olanların istihdam edilmeyip, bu görevlerin hemşire ve ebelere yüklenmesi ve hemşire-ebe açığının bu şekilde büyümesi olduğunu kaydeden Barutcu, "Sağlık çalışanlarının, özellikle hemşirelerimizin en önemli sorunlarından biri de şiddettir. Şiddetin önlenmesine yönelik şimdiye kadar yapılan çalışmalarda Sağlık-Sen’in vardır. Yapılan çalışmaların şiddeti önlemede yetersiz kaldığı da ortadadır. Yeni ve caydırıcı uygulamalar acilen hayata geçirilmelidir. Bizim önerimiz; tutuklu yargılama ve şiddet uygulayanın sosyal güvenlik harcamalarının devlet tarafından karşılanmaması ve cebinden ödemesidir. Ayrıca, toplumsal farkındalığın artırılması da şiddeti önleyecek etkenlerden biridir.Lisans tamamlama, sağlık çalışanlarına kazandırdığımız bir kazanımdır. Kreş konusunda da genelge yayınlanmış olmasına rağmen, bazı sorunlar yaşanmaktadır. Bu düzenleme acilen tamamlanmalıdır. Hemşirelik mesleğini icra edenlerin büyük çoğunluğu halen kadınlar oluşturmaktadır. Bu sebeple, kadın kamu görevlilerine yönelik elde edilen kazanımların altında da Memur-Sen ve Sağlık-Sen’in imzası bulunmaktadır" değerlendirmesinde bulundu. 

 

Kaynak : PHA
Kaynak: pha