Adıyaman Belediye Başkanlığı tarafından her yıl geleneksel olarak, Dini Bayramlarımız olan Ramazan ve Kurban Bayramlarında Protokol ile Milletin buluştuğu bayramlaşma törenleri düzenlenir.

         Yıllardır bu bayramlaşma törenleri Adıyaman Belediye Başkanlığı`nın ana binasında, Başkanın odasının bulunduğu katın koridorunda yapılmaktaydı.

         Belediye Başkanıyla aynı görüşe sahip olmayan hemşerilerimiz ve diğer Partilerin Başkanları düzenlenen bu törenlere pek katılmak istemezlerdi. Ayrıca yer sıkıntısı nedeniyle katılanlar arasında da izdiham yaşanırdı.

         Ancak Belediye Başkanımız Sayın Fehmi Hüsrev KUTLU tüm Adıyamanlıların Gönülden katılımının sağlanması için bayramlaşma törenini şu anda Nikah Salonu olarak kullanılan, Mimar Sinan Kültür Parkındaki Salona alarak, bu sorunu çözüme kavuşturmuştur.

         Bu yılda Ramazan Bayramının birinci günü olan 05.07.2016 Tarihinde Mimar Sinan Kültür Parkı yine sıcak bir bayramlaşmaya ev sahipliği yaptı.

         Her zaman ki gibi Adıyaman`ın Mozaiğini oluşturan tüm unsurlar oradaydı. Hem geçmiş zaman hem de şimdiki zaman Milletvekillerimiz, Alevi Dedeleri, Süryani Kilisesi Metropolitanı, Adıyaman Müftüsü, Muhtarlar, Siyasi Parti Temsilcileri, STK Başkanları, Adıyaman Medyasının güzide temsilcileri, Alevi`si, Sünni`si, Süryani`si, Türk`ü, Kürt`ü hepsi bir arada; birlik, beraber, huzur ve barış mesajları verdiler. Bir kez daha Adıyaman`ın huzur ve barış kenti olduğunun vurgusunu yaptılar.

         Aşağı yukarı katılımcılar aynıydı. Ama bir fark vardı, hem de büyük bir fark, yeni Valimiz Sayın Abdullah ERİN`de Adıyaman Halkıyla bayramlaşmak için oradaydı. Önceki Valimiz Sayın Mahmut DEMİRTAŞ ile vedalaşmak üzere makamında ziyaret gittiğimde yeni Valimizden övgüyle bahs ederek, emaneti sağlam ellere bırakıyorum demişti.

         Yeni Valimiz Sayın Abdullah ERİN`in Bayramlaşma Töreninde yaptığı konuşmasından edindiğim izlenimlere göre; Vakur duruşuyla, güleç yüzüyle ve kısa sürede Adıyaman`ın sorunlarına olan hakimiyeti ve Adıyaman`ın değerlerine sahip çıkması ayrıca ülkemizin huzur ve barışı konusunda verdiği birlik, beraberlik mesajlarıyla kısacası tüm söylemleriyle gerçekten emanetin sağlam ellerde olduğunu gösterdiğini rahatlıkla söyleyebilirim.

         Sayın Valimiz Abdullah ERİN`e gelecekte Adıyaman`a yapacağı hizmetlerden dolayı şimdiden teşekkür eder, başarılar dilerim.

         Bu bayramlaşmada bir fark daha vardı. O da Milletvekilimiz Sayın Adnan BOYNUKARA`nın, Belediye Başkanımız Sayın F. Hüsrev KUTLU`ya Halktan birilerine de söz hakkı verilmesi gerekliliği önerisinde bulunması idi.

         Başkan KUTLU da Adıyaman Ekonomisinin Patronları ATSO Başkanı Sayın Mustafa USLU ve MUSİAD Başkanı Sayın Şerif YILDIRIM`dan sonra hiç beklemediğim bir anda, her zaman ki kendine has üslubuyla bana övgü dolu esprili sözlerle yaklaşarak mikrofonu bana uzatıp, söz hakkı verdi. Birlik, beraberlik mesajının ardından bir şiir de okumamı istedi.

         Açık yüreklilikle şunu söylemek isterim ki Protokol önünde konuşmak beni ziyadesiyle heyecanlandırıp, duygulandırmıştır.

         Öncelikle KUTLU Başkanıma bana konuşma hakkı verip onurlandırdığı için teşekkürlerimi sundum. Daha sonra huzur, barış, birlik ve beraberlik mesajı vererek, malın ve mülkün geçici olduğu, Ahiretin baki olduğu hakkında kısa bir şiir okuyarak konuşmamı bitirdim. Çok güzel olduğunu söyleyebilirim ama daha da güzel olabilirdi.

         Aslında beni yakinen tanıyanlar çok iyi bir hatip olduğumu söylerler. Dağarcığımda günün anlam ve önemini belirtecek çok daha güzel sözler olmasına rağmen bir an insanda akıl tutulması olasılığı olabilmektedir.    Bunun nedenini de şöyle açıklayabilirim, sahne ve mikrofonun hatibin hakimiyetinde olmaması, ansızın mikrofonun uzatılması, zamanın darlığı ve toplantıya gelmeden önce kişinin bana da söz hakkı verilebilir düşüncesiyle, kafasında bir şeyleri tasarlamamış olması, yapılacak konuşmanın başarı trendini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

         Ama sonradan düşündüğümde kendi kendime dedim ki; yahu sen ki "Dost Olalım" adlı birlik beraberlik ve dostluğa çağrı şiirini yazan adamsın... O şiirden en az bir dörtlük okuyabilirdin Örneğin;

Hem Alevi hem Sünni’yiz,

Biz Muhammed, Aliciyiz,

Hak dinine sevdalıyız,

Gelin dostlar dost olalım.

         Ayrıca Dünya Lideri, Büyük Usta, Dünya Beşten Büyüktür Deme Cesaretini Gösteren Ulu Önder, Devlet Başkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN için yazdığım "Memleket İsterim" adlı şiirimin son dörtlüğünü de okumak çok yerinde olacaktı, demekten kendimi alamadım.

İşte son dörtlük;

ERDOĞAN derki gül bizim, diken bizim,

Ben Laz’ım Türk’üm Kürt’üm Çerkez’im,

Hiç kimseye yoktur kinim garezim,

Yurdumda huzur ve barış isterim.

         Sonuç itibariyle orada bulunanlardan bir kişi hariç, Bayramlaşma Töreninin çok güzel ve verimli geçtiğini söyleyebilirim.

 

[email protected]