Kim olursa olsun, farklı fikirlere saygı duymak gerekir.
Hele ki verilen hizmet makamı kamuya ait ise, mec-bu-ri-yet-tir!..
Çünkü kamu hizmetleri; taraf gözetmez, eşitlikçidir, adildir…
Özgürlük ve doğrudan yanadır…
Öyle değilse de şimdilik
Öyle olmalıdır…
 
***
TRT spikeri bayanı tanımam…
İyidir, güzeldir, çalışkandır, bilemem…
Ortada yaşanılan bir gaf ve sonrasında rezalet var…
“Yavru Muhalefet” tanımlaması elbette bu sunucuya ait değil…
Bu yakışıksız ifadeyi seçim meydanlarında kullananları herkes biliyor…
Burada kızılan konu, TRT sunucusunun başkalarının ağzıyla konuşuyor olmasıdır…
Siyasi bir üslupla, kırk yıllık bir hareketi ve koca bir camiayı aşağılıyor olmasıdır…
Uygunsuz konumda, haddi ve hakkı olmayan yorumlar yapıyor olmasıdır…
Halktan buna seyirci kalınması beklenemez…
 
***
Derseniz ki; konuşulabilir!..
Katılıyorum, elbette konuşulabilir…
Ama… O çalışılan mevcut kurumda kalarak…
Ödediğimiz vergilerden maaşlar alarak değil
Hem emen, hem ısıran ağızlara acı biberi sürerler…
Onurlu insanların yaptığı veya yapması gerektiği gibi…
İstifa edilir, çıkılır siyasi arenaya, saygınca konuşulur…
 
***
Önceki gaf’tı, dil sürçmesi idi…
“Hatasını anlar, özrünü diler” diye beklendi…
Sonuçta hepimiz insanız, anlaşılabilir, hoş görülebilir…
Ya sonradan yapılan savunma nitelikli açıklamalar?
Yandaş medyaca çanak tutmalar? Pişmanlık duymamalar?
Tek kelimeyle talihsizlik!.. Cahillik… Dik başlılık… İşgüzarlık…
 
***
Deniliyor ki;
“Yıllardır Kıbrıs`a "Yavru Vatan" dedik.
Demek ki yıllar boyunca küfretmişiz…”
 
***
İlgi ve bağlantıya bakar mısınız?
Güler misiniz? Ağlar mısınız?
Tam bir mantıksızlık silsilesi…
Sebebi açık, düşük IQ meselesi…
Böylesine ne anlatsanız “nafile”…
Boşa nefes tüketmeyelim, derim…
Deveye hendek atlatmayı yeğlerim…
 
***
Son sözüm o ki belirtmek isterim;
Kurtlarla dans, çakalların harcı değildir!..