VEFASIZLIK VE NANKÖRLÜK

Atatürk’ün yönetiminde Cumhuriyet Halk Partisi tarafından kurulan halk egemenliğine dayanan laik demokratik sosyal hukuk devleti Türkiye Cumhuriyeti’nin,

Sunduğu fırsatları kullanarak,

27 Mart 1994 tarihinde yapılan yerel seçimlere İstanbul Büyük Şehir Belediye başkanı seçilen.

14 Ağustos 2001 tarihinde arkadaşlarıyla birlikte Adalet ve Kalkınma Partisi’ni kuran,

Partinin Genel Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan,

3 Kasım 2002 tarihinde yapılan seçimlerde, demokrasiyi, hukuku, hak ve özgürlükleri geliştirme ve güvence altına alma,

Türkiye Cumhuriyeti’ni ileri demokrasi ülkesi yapma, sözünü vererek, halktan oy istedi.

Erdoğan’ın yönetiminde AKP, Türkiye Cumhuriyeti’nin ileri demokrasi ülkesi olmasını isteyen irfan ve vicdan sahibi halkın oyunu aldı, iktidara geldi.

Ağustos 2014 tarihine kadar iktidarını devem ettiren AKP Genel Başkanı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 14 Ağustos 2014 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde cumhurbaşkanı seçildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın isteği ile 17 Nisan 2017 tarihinde Anayasa değişikliği referandumu yapıldı. Referandumda kabul edilen anayasa değişikliği ile Recep Tayyip Erdoğan’a belediye başkanı, milletvekili, başbakan, cumhurbaşkanı olma fırsatı sunan Türkiye Cumhuriyeti’nin halk egemenliğine dayanan laik demokratik sosyal hukuk devleti yönetim anlayışı değiştirildi.

Tek adamın aldığı karalarla yönetilen partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildi.

Atatürk’ü yok etmek, hafızalardan silinmek için her şey yapıldı.  Erdoğan, Atatürk’e ve Cumhuriyete yönelik bu yaptıkları büyük bir vefasızlık ve nankörlüktür.  

24 Haziran 2018 tarihinde seçimler yapıldı. AKP’nin kurucusu Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, seçimler Partili Hükümet Sistemi Cumhurbaşkanı seçildi.

Demokrasiyi ve hukuku geliştirme, hak ve özgürlükleri geliştirme ve güvence altına alma,

Türkiye Cumhuriyeti’ni ileri demokrasi ülkesi yapma,

Demokrasi ve hukuku geliştirme,

Hak ve özgürlükleri geliştirilme ve güvence altına alma,

Türkiye Cumhuriyeti’ni ileri demokrasi ülkesi yapma,

Sözünü vererek, halktan oy isteyen

Türkiye Cumhuriyeti’nin ileri demokrasi ülkesi olmasını isteyen irfan ve vicdan sahibi halkın oyunu alarak partili hükümet sistemi cumhurbaşkanı seçilen, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’ni tek başına aldığı kararlarla yönetmeye başladı.

Bakanları, valileri, kaymakamları, üst düzey bürokratları, MİT mensuplarını, asker ve polislerin yöneticilerini, tek başına atamaya başladı.   

Bakanlar, valiler, kaymakamlar, üst düzey kamu çalışanları, MİT mensupları, askerler ve polisler AKP Genel Başkanı Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla hareket ediyor ve karar veriyorlar. 

Yargı bağımsızlığına son verildi. Yargı mensupları, AKP Genel Başkanı Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan aldıkları talimatlarla hareket ediyorlar ve karar veriyorlar. 

Ülkede demokrasi, hukuk, hak ve özgürlükler yok edildi. 

AKP Genel Başkanı Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetiminde Türkiye Cumhuriyeti, anti-demokratik bir devlet oldu.

Toplum benden olanlar benden olmayanlar, Türk Kürt, Sünni Alevi diye ayrıştırıldı ve bölündü Toplumsak barış ve huzur bozuldu.  

Erdoğan’ın söyledikleriyle yaptıklarının aynı olmaması, verdiği sözlerinin tersini yapması, halkı aldatmış olması, büyük bir vefasızlık ve nankörlüktür.