Ulubey, açıklamasında,”2018 yılında Olası bir erken seçimden bahsediliyor ki, doğrusu taraftar değilim, bu son yıllarda üst üste referandum ve Genel seçimler yapıldı. Ekonomisi iyi olmayan ülkemizde seçim maliyetini düşünemiyorum. Yapılan ısraflar cabası. Tabi olan gariban vatandaşa olacak. Zam üstüne zam , vergiler artacak. Halk daha da yoksullaşacak. Erken seçimi istemememin başka bir nedeni ise OHAL' in kalkmamış olması. OHAL' i kaldırmak AKP iktidarının işine gelmiyor. Çünkü bir gecede Kanun Hükmünde Kararnamelerle istedikleri yasalar istedikleri şekilde çıkıyor. Yani ülke Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetiliyor. Son KHK' lerin içinde neler var, vatandaş biliyor mu? Hayır! Halk tarafından tartışılıyor mu ? Hayır! Torba yasalarla, oldu bitti şeklinde süreç işliyor. Askıya alınmış bir hukuk , adalet anlayışından uzaklaşmış bir yapı, demokrasinin tüm kurum ve kuruluşlarının işlenmediği bir ülke gerçeği var. Işinden, aşından olmuş binlerce mağdur var. Her an işimden atılabilirim korkusu ve kaygısı var. Acı olan, bu korkunun giderek yaygınlaştığıdır. Oysa vatandaş korkmamalı, başına bir iş geldiği zaman , bir haksızlığa uğradığı zaman ben ülkemin Bağımsız Yargısına güveniyorum diyebilmelidir. Ülkemizde Yargı bu kadar siyasallaşmışken bu mümkün mü? Tabiki değil. KHK ile Yüksek Yargı düzenleniyor. KHK ile TBMM işsevsizleştiriliyor. Içerde tablo bu , dışardan çok mu iyiyiz, tabiki değiliz Rıza Zarrab' ın bize verdiği zararın Uluslararası bir boyutu ve bedeli olacak. Türkiye' nin içerde ve dışarda Güçlü olması için, demokrasinin tam anlamıyla hayata geçmesi gerekir. Bu da OHAL ile olmaz. Eski makalelelerimde ülkemizin genel durumu için tahlil yaparken, demokrasinin bir ayağı topal derdim , günümüzde iki ayağı topal diyorum. Bu nedenle OHAL' in derhal kalkması gerekir. Bu ülkemizin imajı açısından da çok önemlidir. Ben muhalefet partilerin ve özellikle OHAL ' in gölgesinde olası bir erken seçime sıcak bakmamaları gerektiğini düşünüyorum. Zaten bu koşullarda değişim beklemesinler.... Bunu umutsuzluk anlamında değil demokrasinin tam olarak işlenmesi anlamında söylüyorum. Önce OHAL kalkmalı. Bugün hala taşerona kadro meselesini konuşuyoruz, üstelik Kanun Hükmünde Kararnamelerle, ben işçinin, emekçinin alın terinin karşılığını almadığı bir ülkede, onbinlerce atama bekleyen ama atanamayan bir ülkede, buna atanamayan sağlıkçıları da ekleyebiliriz, Eğitim Sisteminde , bilimde dünya ülkeleriyle yarışamayan bir ülke nasıl ilerler? Yazarı, gazetecisi, Bilim adamı en çok içerde olan ülke olma görüntüsünden bir an önce kurtulmamız gerekir, Nasıl mı başaracağız? Sadece Ortak akılla!..” dedi.

Editör: Adıyaman Haber