Her canlı doğar, büyür, gelişir, nihayetinde mutlak son olan ölümle ebedi âleme göç eder. İnsan yaşamı buyunca hayatı anlamlandıran çeşitli süreçler mevcuttur. Yine insan hayatı boyunca bazı olaylar vardır, insanı mutlu ve huzurlu kılar, bazı olaylar vardır, insanı huzursuz ve mutsuz kılar. İnsan doğası gereği, mutlu olayları belki çabuk unutur; ama sürekli hatırlamak iter, fakat bazı olayları da unutmaz; ama asla hatırlamak istemez.

Erkek olsun, kadın olsun; yaşantısı boyunca çok önem arz eden muhtelif anlar vardır. Bu muhtelif anlarla, hem kendisi, hem ailesi, hem arkadaşları ve dostları mutlu olur. Bu mutlu anında, birbirini seven insanlar bir araya gelir; acıları paylaştıkları gibi, sevinçlerini ve mutluluklarını da paylaşırlar.

İnsanın ömrü boyunca unutmadığı, unutamadığı anlardan bir tanesi de şüphe yok ki, toplumu oluşturan temel yapı taşlarından bir olan, ailenin ortaya çıkmasında çok büyük öneme haiz olan evlilik müessesesidir. Farklı duygu ve düşüncede olan, farklı huy ve karakterde olan, belki faklı eğitim ve kültürde olan bir kadın, bir erkeğin bir araya gelerek oluşturdukları birlikteliklerle; hem milletlerin devamı sağlanmış olur, hem toplumdaki farklılıklar, süregelen iç dinamikler içerisinde hamurlaşır, yoğrulur, şekillenir, çeşitli boyut ve ebatlarda canlı eserler meydana gelir.

İşte bu müessesenin kurulmasında karşılıklı akitle, insanların şahitliğiyle doğal hale gelen evliliğin özelliklerinden ve güzelliklerinden biri de evlilik öncesi bir hazırlık döneminin geçirilmesidir. Bütün toplumlarda taraflar, nikâhın kıyılmasından ve düğün merasiminden önce birbirleriyle evlenme arzusunda olan kişilerin, duruma göre; kimi zaman uzun, kimi zaman kısa süren söz kesme ve nişanlılık dönemi yaşanmaktadır.

Asıl olan nişanlılık döneminin fazla uzatmamaktır diye bir tabir vardır. Bu kısa süreç içerisinde taraflar mahrumiyet sınırları korunmak şartıyla birbirlerini daha iyi tanımakta, karşılıklı hediyeleşmelerle, sevgi, saygı, hürmet, merhamet gibi değerler pekiştirilmektedir. Bu aşamada yapılması gerekenler, gerek dini olarak, gerekse sosyal, toplumsal olarak uyulması gereken kriterler belirlenmiştir.

“Evlenecek eşlerin daha önceden birbirlerini görmeleri mümkün ve caizdir. Bakılacak yerler ellerle, yüz ve ayaklardır. Muğîre (r.a) bir kadınla evlenmek istemiş, Hz. Peygamber (s.a.s) kendisine: "O kadına bak, çünkü bakmak yıldızınızın barışması için daha uygundur" buyurmuştur. (Tirmizî, Nikâh, 5) Yine Allah`ın Elçisi, Ensar kadınlarından biriyle evlenmek isteyen bir sahâbiye; "Git ve ona bak, zira Ensar kadınlarının gözlerinde bazı göz kusurları bulunabilir." (Müslim, Mesâi)”

İşte bu anlamda; evlenmeden önceki aşama olan nişan merasimiyle, Yeniyol gazetesi dizgicisi Abdurrahman Erdil kardeşimizin nişan merasimine şahitlik ettik. İnsanların mutlu olduğu günlerde, yüzünde oluşan mutluluk tablosuna şahitlik etmek gibisi yoktur. İnsanın tüm sevdikleri etrafında dönerek, sevinçlerini paylaşırken; adeta havada kuşlar misali uçmuş gibi olursun. Öyle ki mutluluktan ve tatlı heyecandan, ne yaptığına ve neler söylediğine bakmaksızın, merasimin o havasına kapılıverir insan. Hele varsa anne ve babası, o zaman değme keyfine. Erdil kardeşimizin de o mutluluğu, o keyfi, o sevinci, o yaşantısın en nadide anlarından bir tanesini yaşamanın haklı ve gururlu halini sezinledik. Kendisinin bu mutluluğu;  aile kadar, sevdiklerini, dostlarını ve arkadaşlarını da etkisine altına alıyordu.

Tabiri caizse on parmağında on marifet kabilinden Erdil kardeşimizin çalışkanlığı, kararlığı ve inanılmaz çalışma azimli zat-ı haline nişanlılık çok yakıştı. Gazetecilik dış ve iç sahada,  mutfağında, hâsılı her kademesinde emeği olan Erdil kardeşimiz de şimdilik  %50 bizden oldu. Yani kısmen bizden oldu.

Tatlıyı yedik, darısı Tırşık’ın (Yemek) başına!:))

Ne zaman Tırşık’ı (Yemek)  yersek; işte o zaman tamamen bizden olacaktır.

İnsanın sevdiği dostlarının, özel günlerinde yanlarında olması, mutluluk ve sevinçlerine ortak olması kadar güzel bir şey olamaz. Bizler de ortak ve şahit olduk böyle bir tabloya. Allah devamına erdirsin. Allah hayırlı ve uğurlu etsin.  Sıcak, mutlu ve huzurlu bir yuva kurmayı nasip etsin.

Erdil kardeşimizi tekrar tebrik ediyor ve kutluyorum.