Önümüzdeki yıl Mart ayında gerçekleştirilecek olan yerel seçimler münasebetiyle, doğal olarak her ortamda seçim konuşuluyor.

Bir yandan belediye başkanlığı için aday adayı olmayı düşünenler, kendilerince belli başlı çalışmalar yaparak gündemde kalmanın gayreti içerisindeler, diğer yandan siyasal hareketlerin yerel yöneticileri, zafer kazanabilecek isimler üzerinde fikir alışverişinde bulunuyorlar.
Bir diğer yandan siyasal hareketlerin genel merkezleri seçimlerin galibi olabilmek maksadıyla belediyelik olan her yerleşim biriminde sıklıkla anket yapmaktalar.  
Hülasa, Türkiye’de oluşan seçim gündemi, bundan böyle yaklaşık altı ay artarak devam edecektir.
Akıp giden seçim gündeminde, Ak Parti aday adaylarının yanı sıra, şu sıralar eski Adıyaman Milletvekili Mahmut Bozkurt’un yerel seçimlerde aday adayı olup olmayacağı da konuşulmaya başlandı.  
Bilindiği üzere Mahmut Bozkurt, ANAP’ın iktidar olduğu dönemde Adıyaman’dan seçilmiş, parlamentoya girmişti. Zira uzun zamandır siyasetle haşir neşir olmuyor, sadece tribünde izliyordu.
Bu aralar CHP’den aday adayı olacağı yönünde hayli konuşulmaya başlandı. İsminin konuşuluyor olması kendisinin özel bir gayreti midir, yoksa CHP’nin mi bilemiyorum:
Geçtiğimiz günlerde, bir grup CHP’linin “Mahmut Bozkurt’un Adıyaman’da hatırı sayılır derecede oy potansiyeli olduğu, eğer partilerinden aday olursa belediyeyi Ak Parti’den alacakları ve bunun için Bozkurt’a teklif götürecekleri yönünde gazete sayfalarında haberi yapıldı.
Bunun üzerine konuyla ilgili görüşlerini dile getiren CHP İl Başkanı Bilal Doğan, CHP’de Bozkurt’a yer verilmeyeceğini dile getirmişti. Anlaşılan o ki; parti içerisinde bununla ilgili hayli karmaşık bir durum söz konusu. Kimisi yeşil ışık yakarken, kimisi de yeşil…  
Şu da bir gerçek ki; eski Milletvekilli Şevket Gürsoy’un ve akabinde mevcut Vekil Salih Fırat’ın CHP’den ayrılarak, Ak Parti’nin saflarına katılmış olmalarından ötürü, CHP yönetimi, aday belirleme noktasında çok daha temkinli davranacaktır.
Büyük ihtimalle İl Başkanı Doğan’ın peşinen kırmızı ışık yakmasının nedeni de budur. Aslında haksızda değil…
Bundan böyle hareketin temel taşı olan ilke ve dünya görüşünden farklı düşünenlerin aday gösterilmeleri imkânsızlaşırsa şaşmamak lazım.  
Bozkurt’un müracaatı henüz belli değil, lakin netlik kazanacak olsa bile, parti teşkilatının bu seçimde isimler üzerinde her zamankinden daha çok duracağı, aday adayların geçmişini daha çok irdeleyeceği, daha doğrusu ince eleyip sıkı dokuyacağı kesin.
Öyle ya; insan bir kere düşer, hadi bilemediğin iki kere… Üçüncüsünde mümkün değil. 
 
 
 
                 Bilal KARADAĞ