Sertpolat, yaptığı açıklamada, "Toplumsal bütünü oluşturan her parça birbiriyle bağlantılıdır. Sosyal öğrenme alanı olarak okul, birbiriyle ilişkili içinde olan bireylerin karşılıklı olarak etkilemekte ve davranış kalıpları kazandırmaktadır. Okul ve toplum ilişkisi bağlamında okul kurumu toplumda işlevselliği olan bir sosyal yapıdır. İlişkisel sosyoloji perspektifden okul insan ilişkilerin karmaşıklaştığı, örf, adet, gelenek, düşünce ve yaşam tarzı, ideoloji, grup aideti, mesleki kazanım, olumlu ve olumsuz davranış örüntüleri yaratmaktadır.
Toplumlar sosyal yaşamını sürdürebilmek amacıyla çeşitli kurumlar getirmişler, eğitimin kurumsallaşması sonucu da okullar ortaya çıkmıştır. Bu anlamda okul bireyin eğitiminden sorumlu sosyal bir kurum olarak nitelendirilmiştir. Bugün hızla değişen gelişen dünyada toplumların buna ayal uydurmaları ve çağın gereklerini yansıtabilmesi için okul ve toplum arasında ki etkileşimin uyumlu bir şekilde cereyan etmesi gerekliliği vardır. İlişkisel sosyoloji kapsamında bir etkileşim yeri olan okul, onun üyesi olan bütün bireyler bir üzerinde etki denetim yapmaktadır. Bireyler yeni bir öğrenme yeri olan okul da kendi kültürlerini örf, adet, geleneklerini, yaşam tarzlarını, algılarını, yer aldıkları toplumsal yapıyı birbirilerine yansıtmaktadır. Klasik ve Çağdaş sosyoloji kuramları toplumsa ilişkileri farklı açıdan açıklamaya çalışmıştır. Okul sosyal öğrenme alan olarak ona dâhil olan üyelerin yoğun bir şekilde sosyal ilişki yaşadığı bir mekândır. Okulda yaşanan karmaşık ilişki yoğunluğu ve bundan etkilene birey gelecek hayatında etkilemektedir"dedi.
Kaynak : PHA
