Bilindiği üzere; Adıyaman’ın demografik yapısı oldukça renkli ve zengin içeriklidir. 

Kentte; etnik olarak Kürtler, Türkler, Zazalar, Süryaniler yaşıyor. Halkı; Sünni ve Alevi olmak üzere 2 farklı mezhebe bağlı.   

Birden fazla mezhep ve etnik yapı bulunuyor olmasına rağmen, yüzyıllardır iç içe barış ve huzur içinde yaşanılan örnek bir kent…

Kent merkezinde Süryani cemaatine ait Mor Petrus-Mor Pavlus isimli bir kilise mevcut.

Rahip Melki Ürek’in görevli olduğu bu kilisede ayinler sürekli yapılır.

Hatta yılda bir kez olmak üzere yurt dışında yaşayan Süryani toplumu Adıyaman’a büyük ayin için gelir, bu vesileyle çeşitli etkinliklerde de bulunurlar.

Etkinliklere il protokolü dâhil Müslümanlardan bile katılan olur.  

Geleneksel büyük ayin, eğer hafızam beni yanıltmıyorsa, genelde Haziran ayının son haftasında yapılır.

Keza şehir merkezinde Alevi mezhebine mensup birde cem evi var.

Gerçi Alevilerin bir kısmı cem evine gitmez, ama bir kısmı da cem evine gider ve dilediği gibi huzur içerisinde cemini yapar.

Yine Müslümanlara ait her köşede camiler var.

Müslüman toplum da akın akın camiye gidip huşu içerisinde ibadetini eda eder.   

Cami, cem evi ve kilisenin bir arada bulunduğu Adıyaman’da, bugüne kadar asla mezhepsel ve etniksel maksatlı bir huzursuzluğun olduğu söylenemez.

Bilakis Türkiye’nin en çok huzurlu ve sakin olduğu ender illerindendir Adıyaman.  

O nedenledir ki, Adıyaman’a tayin edilen memurlar, önce kenti tanımadıkları için yabancılıklarına ağlar.

Daha sonra tayini ülkenin farklı yörelerine çıkarken, huzurun ve sükûnun hâkim olduğu, sosyal ilişkilerin sağlam temellere oturtulduğu bu şehirden ayrılmanın üzüntüsüyle ağlarlar.

Yani din ve mezhep zenginliğinin ve de etniksel faktörlerin hâkim olduğu Adıyaman’a, gelen de giden de ağlamak durumunda kalıyor…

Diyeceğim o ki; din ve mezhepsel etmenlerin mozaikleştiği, farklı etnik yapıların kardeşlik bağıyla pekişerek sevgi ve huzur havzasına dönüştüğü Adıyaman’da yaşamın tadı bambaşkadır.

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…

 

 

         Bilal KARADAĞ

[email protected]