24.07.2011-(Adıyaman)-AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, 24 Temmuz Gazeteciler Günü ve Sansüre Direnişin 103. Yılı nedeniyle yayınlandığı mesajda, ifade özgürlüğünün, bireyin en temel haklarından birisi olduğunu söyledi.
AK Parti Milletvekili Gazeteci Yazar Mehmet Metiner, basının, halkın haber alma ve kamuoyu oluşturma gibi çok önemli bir görev yaptığını hatırlatarak, “Basın, bu önemli görevini ifa ederken, düşünce ve ifadesine herhangi bir sansür gelmemeli, devlet, bütün bunları sağlamalıdır. Yeni Anayasa çalışmasında da, elastiki olan, başka anlamlara çekilen ve ifade özgürlüğünün önündeki engelleri tümden kaldırılması gerekir.” dedi.
Düşünce ve ifade özgürlüğünün sınırı olmayacağını da söyleyen Metiner, “Sadece hakaret ve terör konusunda düzenleme yapılabilir. Bunun dışında, gazeteciler ve yazarlar, düşüncelerini özgürce ifade edebilmeli, kamuoyuna her olayı özgürce yansıtabilmelidir” dedi.
Kimsenin düşüncesinden veya ifade ettiği görüşlerden dolayı suçlanması, dışlanmasının kabul edilemeyeceğini söyleyen Metiner, “Sansürle, var olan düşünce engellenemez. Sansür, inandığın görüşlerin derinleşmesini sağlar. Tartışarak, konuşarak, karşı görüş belirterek kamuoyu oluşturulur. Birisi, bir diğerinin ağzını kapatarak, kendi görüşünün duyurulmasına çalışarak demokrasiye bir katkı sağlayamaz. Düşünce ve ifade özgürlüğü, gelişmiş demokrasi demektir. Ancak, demokrasimiz bu şekilde kemale erer, bu şekilde daha demokrat, daha özgür bir ülke haline gelebiliriz” dedi.
AK Parti’nin göreve geldiğinden bu yana özgürlüklerin genişletilmesinden yana olduğunun altını çizen Metiner, “Demokratrik açılım, yasalardaki antidemokratik hükümler ve darbe dönemlerinden kalma yasakçı uygulamaların birer birer ayıklanması için verilen çaba, Yeni Anayasa ile taçlandırmak gerekir. Hiç kimse düşünceden korkmamalı, ifade özgürlüğünden ürkmemelidir. Her ses, her renk, her nefes, demokrasinin çapını belirleyendir. Bu nedenle her kafadan bir ses değil, her insandan bir görüş ortaya konduğunu kabul edebilmeliyiz.” dedi.
Demokrasinin bir tahammül rejimi olduğunu da söyleyen Metiner, “Başkalarının fikrine gösterdiğimiz saygı, bizim fikirlerimize gösterilecek saygının da bir belirtisi olacaktır. Bu nedenle susturma, engelleme, yok sayma, görmeme gibi değil, herkesin konuşması ve düşüncesini özgürce ifade etmesi için devlet ve hükümetler gerekli ortamı ağlamak zorundadır” dedi.
Basın ne kadar güçlü olursa, demokrasinin de o kadar güçlü olacağını vurgulayan Metiner, “103 yıl önce sansür ülkemizden kaldırılmış olmasına rağmen, antidemokratik yaslarla ve antidemokratik uygulamalarla bu süreçte birçok gazeteci ve yazar mağdur olmuş, çile çekmiştir. Bu da gösteriyor ki, sansürü kâğıt üzerinde kaldırmak yetmiyor, kafalardan kaldırmak gerekiyor.” dedi.
Metiner, “Bu duygularla tüm basın camiasının, meslektaşlarımın Gazeteciler Gününü kutlar, sansürün hayatımızdan tümden kalkmasını dilerken, hepsine sağlık, sıhhat ve başarı dolu bir yaşam dilerim” dedi.
