7-13 Mayıs tarihleri arası; “Vakıflar Haftası” olması münasebetiyle, ülkemizde her yıl söz konusu tarihlerde malum hafta çeşitli etkinliklerle kutlanır.

Vakıf kelimesi; gelir getirici bir malı, hayırlı bir hizmete tahsis etmek için mülk sahibinin mülkiyetinden çıkartılıp, sosyal mülkiyet haline getirilmesi şeklinde ifade edilir.

 Dünyada kamu ve özel sektörlerden sonra üçüncü sektör olarak kabul edilen vakıflar, toplumun her alanında ve yaşamın her safhasında bugüne kadar farklı ve kalıcı hizmetlere imza atmış, atmaya da devam ediyor.

İnsanlarımızın gönlünde vakıfların apayrı bir yeri vardır. Onun içindir ki, birçok kişi hem malıyla hem de canıyla bu sahada büyük fedakârlıklarda bulunmaktadır.

Vakıfların İslam’da da büyük bir önemi olduğu kanaati toplumumuzda oldukça yaygın…

İslam tarihine baktığımızda; Hazreti Peygamber efendimiz (sav)’in, yedi tane hurma bahçesini İslam’a hizmet etmek amacıyla vakfa verdiğini, keza Hazreti Ömer’in aynı şekilde malının büyük bir kısmını bağışlamış olduğunu görmekteyiz.

Hazreti Peygamber efendimiz (sav) şöyle buyuruyor: “İnsanların en hayırlısı insanlara hayırlı olandır.”

Bundan dolayıdır ki, insanlara hayırlı olmaları için birçok kişi malıyla ve mesaisiyle aşkla, şevkle bu ve benzer sahalarda hizmet etmektedir.       

Ülkemizde olduğu gibi, ilimizde de malını ve ömrünü vakıflara adayan birçok kişi biliyoruz.

Bu cefakâr vatandaşlarımızın, kıymetli zamanını ve malını adeta toplumun gelişmesi ve özellikle manevi mekanlanlarımızın ayakta durabilmesi için feda ederek canla-başla çalıştıklarının bilincindeyiz.

Böylesine cefakâr ve fedakâr insanlarımızı yürekten tebrik etmek, insani görevimizdir…

İlimizde metfun bulunan ermişlerin türbeleri vakıflar tarafından zaman zaman onarıldığı da hepimizin malumu.     

Geriye dönüp tarih sayfalarını incelediğimizde, vakıfların, medeniyetimizin olmazsa olmazlarından olduğunu, ayrıca kültürümüzde çok önemli bir yere sahip olduğunu görmekteyiz.    

Vakıfların daha fazla Osmanlı zamanında en parlak dönemi yaşadığını, tarih bize gün gibi aktarıyor.  

Osmanlının başarıyla uyguladığı vakıflar modelini gören Batılı ülkeler ve ABD, bizi örnek alarak bu sistemi sağlık ve eğitim hizmetlerinde kullanmışlardır.

            Hatta bazı kaynaklar bize, Batılıların, ecdadımızın bu durumunu yakından takip edip takdir ettiklerini de bildirmektedir.

Batılılar, Osmanlının bu hassas durumunu imrenmiş, bu vesileyle Osmanlı’yı;  “Vakıf Cenneti” diye de tabir etmişlerdir.      

            Vakıflar, özellikle Osmanlı döneminde yol, su, kervansaray, köprü, hastane okul gibi hayırlı hizmetlerde bulunarak, önemli projelere imza atmışlardır. 

Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde bile bu muhteşem çalışmalar hala devam etmektedir.  

Hala binlerce vakfımız, birçok alanda ülkemizin kalkınmasına, gelişmesine katkı sağlamaktadır.  

Böylesine anlamlı ve uzun tarihi geçmişi olan vakıflarımızın ayakta durabilmesi ve ilelebet yaşaması amacıyla fedakârlık örneği sergileyen zat-ı muhteremleri tebrik ediyor, bu vesileyle “Vakıflar Haftası”nın tüm insanlığa hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle… 12.05.2011 

                       

                                                          Bilal KARADAĞ

                                                                 [email protected]

www.adiyamanlilar.net