100 yıl önce bir ADAM, "Egemenlik, Kayıtsız Şartsız Milletindir!" dedi. Umudunu kaybetmiş, vatanı işgal edilmiş, dahili ve harici bedbahtlar elinde oyuncak olmuş milletine; kurtuluş ve mücadele reçetesi olarak; muhtaç olduğu kudretin; öz benliğinde, damarlarındaki asil kanda olduğunu işaret etti ve Türk'ün Başbuğlarından oldu!
"Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz."
Herkes kendi halinde. Kimi evinde, çok azı da iş yerinde. Zorlama yok, baskı yok, kafasını kaldırıp bakacak da yok. Şov desen gerek yok. Ama heyecanlısın. Evdeşinle, evlatlarınla ya da bir başına hazırlıktasın.
Bayraklar ütülendi, balonlar, renkli kağıtlar hazırlandı. Balkonlar, pencereler gelin gibi süslendi. 100ncü yıl.
Ulusal Egemenliğin 100ncü yılı ve Tanrı nasip etmiş, o güne kavuşmuşsun.
İnsan Türk olur da Mustafa Kemal'den yana olmaz mı.?
Etrakı bi idrak'den, çakaralmazla, tırpanla, sopayla yine, yeniden düştüğü yerden kalkmış dedelerinin, haykırdıkları hürriyet narasını dinleyeceksin, şehitleri, gazileri, dul ve yetimleri yadedeceksin. İnsan heyecanlanmaz mı.?
Heyecanlısın; İngiliz'in, Fransız'ın, İtalyan'ın, Yunan'ın ve bilmem ne bela yedi düvelin; işgale ve müstemleke teslimiyetine kafa tutmuş dedelerinin çağındasın.
Milliyetçi çeteler dediklerinin safında, Kemal'den yana olanlar safında, Kemalist yaftasıyla asılan, kurşuna dizilen ninelerin, çocukların, isyanın ruhunu giyinmişsin.
Heyecanlısın çünkü evladına anlatacakların var, ay-yıldızlı al bayrağa sözün var, akmış kana, uçmağa varmışlara, Tanrı Dağlarında bağdaş kurmuş, gözleyenlere edilecek duan, okunacak selan, yollanacak selamın var.
Heyecanlısın çünkü, Olimpos'un çocuklarının heveslerini kursaklarında bırakmış, yurdunu namerde çiğnetmemiş, ırzını, namusunu padişah ve avanelerine satmamış ninelerin, bacıların ve anaların emanetini, yüreklerindeki isyanın, gözlerindeki aşkın ilanını yeniden yaşatacaksın.
Heyecanlısın çünkü, binlerce yıl daha buradayız diye haykıracaksın.
Korkma.! diye başlayacak, binlerce kez haykırdığın gibi yine cihanı inleteceksin, "Ne Mutlu Türk'üm Diyene.!" derken; işbirlikçileri titreteceksin.
"Bütün Cihan bilmelidir ki, artık bu devletin, bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur.
Yalnız bir kuvvet vardır. O da milli egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir.!"
Üç yıl sonra, yüzüncü yılını idrak edeceğimiz, Türk Milliyetçilerinin, Türkçülerin kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ilanına giden yolu aydınlatan, Ulusal Egemenliğimizin ilan edildiği, TBMM'nin açılışı ve çocuklara armağan edilen Bayramımız Kut'lu Olsun.
2023'ü de görebilmek, coşkuyla kutlayabilmek nasip olsun.
Başta Ulu Önderimiz, Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Türk Milleti'nin asil ve hürriyetperest evlatlarının Ruhları Şad Olsun.
Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğimize ant içeriz.!
#akçal
23 Nisan 2020