Adıyaman’da elektrik dağıtımı yapan AKEDAŞ şirketine yönelik kamuoyundan yoğun bir tepki var.

Kimin ağzını açarsanız açın, istisnasız herkes faturalara yansıyan ücretin fahiş olduğunu dile getiriyor.

Her platformda konu dillendirilince, AK Parti İl Başkanı Mehmet Dağtekin’in devreye girdiği, kitle iletişim araçları vasıtasıyla öğrenildi.     

Yerel basın, Başkan Dağtekin’in, AKEDAŞ ile irtibata geçip vatandaşların mağdur edilmemesi gerektiği noktasında ikazda bulunduğunu yazdı.

                Yine önceki gün bir gazetenin manşetinde, “AKEDAŞ’ı Elektrik Çarptı. Sorun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Masasında” başlıklı bir haber yer aldı. Haberin detayında ise, Dağtekin’in, konuyu Cumhurbaşkanına ilettiği yazılıyordu.

                Bu manada toplumun haklı serzenişini dikkate alan, konuyu yetkili ve ilgili makamlara detaylı olarak ileten, mağduriyetlerin ivedilikle giderilmesini talep eden İl Başkanı Dağtekin, kocaman bir teşekkürü hak ettiği kanısındayım.

                Kamuoyundan bildiğimiz kadarıyla, birçok ilde enerji kaçağı yaşanıyor. Oysa Adıyaman’da yok böyle bir şey. Varsa bile çok cüzi diye biliyoruz.

Yani bu şehirde yaşayanlar, elektrik kaçakçılığı gibi olumsuzluklara meyletmez. Genel olarak parası yoksa bile borç-harç eder, her ay takır takır öder faturasını.

                Böylesine duyarlı bir toplumda, faturaların çeşitli kalemlerle şişirilerek tüketicinin eline tutuşturuluyor olması asla doğru değil.    

Son günlerde, “abone yenileme bedeli” adı altında tüketicilerden yüksek miktarda ücret talep edilmesi ise, bardağı taşıran son damla oldu.

Söz konusu uygulama nedeniyle canı yanan vatandaşlar, soluğu şirket binasında almaya başladı.

Bu haksız kazancın sona erdirilmesi için doğal olarak demokratik haklarını (protesto eylemi) kullanmaya yöneldi.  

İşin ilginç yanı şu ki; bugüne kadar konuyla alakalı ne kadar protesto eylemi yaşandıysa, ne kadar basında yer aldıysa AKEDAŞ şirketi görmemezlikten duymamazlıktan geldi.

Bu da doğal olarak, AKEDAŞ şirketi dokunulmaz mı sorusunu gündeme getiriyor.

Ayrıca elektrik faturasını ödeyemeyen geciktiren abonelerin elektriği hemen kesiliyor ve böylece “açma kapama bedeli” olarak yüksek oranlarda ücret talep ediliyor.

“Açma kapama” ücreti elektrik borcundan daha yüksek tutarda oluyor. Faturalarda o kadar çok kalem yer alıyor ki; neredeyse yok yok.

Bunun adı halk dilinde fırsatçılık, daha da ötesi toplum nezdinde karaborsacılıktır.

Umarız Başkan Dağtekin’in girişimleri olumlu manada sonuç verir. Aksi halde çaresizlikler içinde kıvranmaya mahkûm olan geniş kitlelere yazık olur.

Zaten doların yükselmesi nedeniyle A’dan Z’ye her şeye gelen zamlar vatandaşları zor durumda bıraktı, AKEDAŞ’ta işin tuzu biberi oldu.

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…     

        Bilal KARADAĞ

[email protected]