Adıyaman Merkezde Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) Adıyaman İl Şubesinde Adıyaman’da tutuklanan tütün emekçilerine dair basın açıklaması yapıldı. İHD Adıyaman İl Şube Başkanı Bülent Çınar, dernek üyelerinin adına yaptığı açıklamada, tütünün Adıyaman’ın can damarı olduğunu belirterek, “Dünyanın neresinde olursa olsun bir kentin gelir kaynağı merkezi hükümet tarafından yasaklanıyorsa kent sakinlerinin ve kenti yöneten ile temsil edenlerden beklenen meşru demokratik yol yöntemlerle soruna dikkat çekmek için etkinlik yapmaktır.” dedi. Çınar, sözlerine şöyle devam etti: “Bu bağlamda 2 Temmuz 2021 tarihinde Adıyaman’da tütün üreticileri Adıyaman’ın milletvekilleri, belediye başkanı, valisi, ilçe kaymakamları ile birlikte tütünün yasaklanmasını protesto etmek için Ankara’ya yürüyüşe geçtiler. Esnaf kepenk kapattı, hakimler, savcılar, İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve şehrin tüm kamu emekçileri ile Adıyaman halkı tütünün yasaklanmasına dikkat çekmek için bir günlük iş bırakma eylemi yaptılar! Beklenen bu iken; kentin vekilleri kimi kanunlarla satışı ve ticareti engellenmeye çalışılan satılması ve ticareti sıkıyönetim dönemi hariç pratikte yasaklanmasına cesaret edilmeyen tütün için 50 kilo tütünün satılmasını, tütünün kooperatifler aracılığı ile satılmasını, tütünün tohumu bile yasak iken yasal güvenceye kazandırdıklarına ilişkin kimin ne kadar çok bağırdığı ve ne kadar güçlü olduğu değil kimin ne kadar haklı olduğu gerçeğini unutarak Adıyaman halkı ile dalga geçerek bağırarak çağırarak izah etmeye çalıştılar. Sokağa çıkarak yürüyüşe geçen ve valilikçe görüşen vatandaşa destek olması gereken vali, yürüyüşün yasak olduğunu, insanların sağlığa ulaşım haklarının engellendiğini açıkladı. Oysa bir yerde gösteri ve yürüyüş yapılıyorsa devletin temel görevi göstericilerde dahil etkinlik alanındaki her kesin can güvenliğini sağlamaktır. Bu nedenle etkinliğe bağlı olarak bir sağlık problemi yaşanmış ise en başta sorumlusu kentin valisi, belediye başkanı ve il sağlık müdürüdür. Bu kentin belediye başkanı kentin seçilmiş temsilcisi olarak Adıyamanlının tek geçim kaynağı olan tütün için tek bir kelime söylememiş, tam tersine olaylar sırasında etkinliğe katılanlar, hiçbir insana fiili müdahalede bulunmadığı halde, erken doğum yapan kadını ve yaralı vatandaşı ziyaret ederek sağlık hizmetine ulaşmayan insanların yaşadığı mağduriyeti kendisine ve sorumluluğu bulunan diğer kamu görevlilerine yükleyerek en azından özür dilemesi gerekirken ailelerle yaptığı ziyaretlerde sorumluluğu göstericilere yüklemiştir. Belediye başkanının hedef göstermesi yetmemiş, tek kumanda ile düğmeye basılmış bir şekilde İl Jandarma Komutanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü ve Savcılık dünyanın en sivil eylemlerinden olan gösteri ve yürüyüş hakkını yasadışı ilan ederek etkinliğe katılan 16 insanı gözaltına almışlardır. Bir yerde tek kumanda ile düğmeye basılmış ise hakimin yapacağı hiçbir şey kalmamıştır. Yapılması gereken bellidir artık, basit ve sıradan bir toplantı ve gösteri hakkından ibaret olan etkinlik hâkimlik tarafından zorlama bir yöntemle yasadışı kabul edilerek gözaltına alınan 16 vatandaştan 10 tanesi tutuklanmıştır. " “Bizde tütüncüyüz; Adıyaman’da yaşayan her kesin yaşamı bir şekilde tütüne bağlanır” diyen Çınar, “Şehirde görev yapan kamu emekçilerinden sigara kullananların çoğunluğu Adıyaman’ın meşhur sarmalık tütününü içmektedirler. Tutuklanan vatandaşların gözaltı işlemlerini yapan kolluk görevlileri dahi maaşla sigara içmenin zor olduğu gerçeği karşısında Adıyaman’ın tütününü içmektedirler. Adıyaman’da okuyarak geleceğini belirleyen hemen hemen her köylü çocuğu tütün nedeniyle geleceğini belirleme şansını yakalamıştır. Bu nedenle biz insan hakları savunucular tütün problemine siyaset üstü bir yaklaşımla yaklaşılması hiçbir şekilde siyaseten oy devşirme veya siyasal bir rant sahasına, yapılan etkinlikleri siyasete malzeme edilmesine karşıyız. Herkes ve her çevre siyasal düşüncesi ve siyasal kimliği ne olursa olsun; nasıl ki domatese, muza, kayısıya, karpuza ve Amerikan şirketlerinin paketlenmiş sigarasına her hangi bir kısıtlama veya yasak getirilmiyorsa tütünün 50 kiloluk kota, kooperatif aracılığı ile kağıda sarılmış, makarona doldurulmuş -doldurulmamış, kıyılmış-kıyılmamış gibi gerekçelerle kısıtlanmasını ve yasaklanmasına karşı çıkmak gerekmektedir. Bu nedenle Adıyaman’daki tüm sivil toplum örgütlerini, meslek kuruluşlarını, tüm seçilmişleri, merkezi hükümetin atadığı devlet görevlilerini, hiçbir siyasal hesap ve rant beklentisi olmadan tüm siyasi partileri ve kentin en önemli birleşeni olan Adıyaman halkını tütünün yasaklanmasına karşı barışçıl ve şiddetsiz etkinliklerle ortak tavır ve irade sergilemesi gerektiğini düşünmekteyiz. “ Kaynak : PHA