Fatma Ulubey, yazılı açıklamasında, kamuya yansıyan Malatya Yeşilyurt'ta yaşanan ve bazı AK Parti Belediyelerinin eliyle yurt dışına adam kaçırma iddiasını kaleme alınca bazı çevrelerin rahatsız olduğunu kaydetti. "Yerel basınında doğruluğuna inandığım konuları işlemekten asla vazgeçmedim" Ulubey, şu ifadelere yer verdi: Son zamanlarda Malatya Yeşilyurtta yaşanan ve bazı AKP Belediyelerinin eliyle yurt dışına adam kaçırma iddiasını CHP Genel Başkan Yardımcısı, Malatya Milletvekilimiz Sn. Veli Ağbaba kamuoyunun gündemine taşıdı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilkesi şeffaf belediyecilik anlayışıdır. Kaldı ki ,hangi siyasi parti olursa olsun şeffaf olmalıdır. Bu durumu ben de yerel basında dile getirince bazı arkadaşlar rahatsız olmuş. Troller yazıyla saldırıyor. Ben sadece Allah'tan korkarım, kul hakkından korkarım. Birine bir haksızlık yaparsam korkarım. Yıllardır Adıyaman yerel basınında doğruluğuna inandığım konuları işlemekten asla vazgeçmedim. Benim kaygım ülkemin insanlarının yaşam standardını nasıl yükseltiriz, farklılıklarımızla birarada nasıl güçlü bir ülke oluruz. Tabiki siyasi bir düşüncem var. Demokrasilerde farklı düşünceler,farklı görüşler ve hatta farklı inançlar da bir arada yaşar. Ancak bilinmelidir ki haksızlığı kim yaparsa yapsın karşısında olmalıyız. Bu ahlaken de hukuken de ve inancımız gereği de böyledir. Ben yazımda ülke insanlarının neden umudu başka bir ülkede bulduğu vurgusunu da yaptım. Bazı kimseler olayı başka yere çekerek kime ya da kimlere yaranmak istiyor bilemem!... #GölbaşıBelediyemiz bu konuda gerekli açıklamaları yapmıştır. Bir proje dahilinde çalışmasını açıklamıştır. Kamuoyuyla paylaşmıtır. Ben siyasi kimliğimin yanında aynı zamanda bir yazarım. Ülkemin,ilimin bir temel sorununu dile getirmek,yazmak kadar doğal ne olabilir ki?.... Hayatım boyunca şeffaf olmaya özen gösterdim. Fatma hanım, efendim sizin CHP'li Belediyelerinizde de bu olay çıkarsa altında kalırsınız diyen arkadaşlara biz haksızlığı kim yaparsa yapsın aynı mesafede karşısında durur ve yazarız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ben ne dertteyim, başkaları ne derttte!... Ben, atanamayan öğretmenleri , sağlıkçıları, engellileri düşünüyorum. Ben, iki üniversite bitiren ama bir iş bulamayan gençlerimizin kaygısıyla kaygılanıyorum. Ben, her gün cinayete kurban giden kadınlarımızı düşünüyorum. Ben, Urfa'da bir kilo patetesi bedava alayım diye izdiham yaşayan insanları düşünüyorum. Ben, Çöp konteynırlarında ekmek toplayan çoçukları ve kadınları düşünüyorum. Ben, her gün Koronavirüs 'ten yüzlerce insanın ölümüne üzülüyorum. Ben, ülke olarak bütün zorlukları aşarak çıkmanının yolu nedir diye kafa yoruyorum ya siz sadece kolay yolu bulmuş ve sözlerinizle saldırıyorsunuz öyle mi?.. Kaynak : PHA