"Paramız, döviz karşısında adeta pula dönmüştür" Türkiye'nin 3 ayda ekonomik buhran yaşadığını belirten ileri süren CHP'li Buluş,"Ülkemizde özellikle son 3 ayda ekonomik buhran yaşanmaktadır. "Faiz sebep enflasyon netice" söylemiyle iktisat biliminde karşılığı olmayan bir teori ileri sürülmüş ve bunun sonucunda 15 Eylül 2021 tarihinde 1 Dolar 8,45 TL’den, 20 Aralık akşamı 18.36 TL’ye kadar yükselmiştir. Paramız, döviz karşısında adeta pula dönmüştür. Dolar yükseldikçe başta gıda, petrol, gübre ve tekstil ürünleri olmak üzere her şeyin fiyatı haftalık ve hatta günlük artmıştır. Ekmek 2,5 TL’ye, 1 kg süt 12 TL, 1 kg kıyma 80 TL ve 1 kg un 8 TL’ye yükselmiştir."dedi. "Döviz artışını da dış güçlere bağlamışlardır" Cumhurbaşkanı 19 Aralık 2021 tarihinde "Nas neyi gerektiriyorsa onu yapacağını" belirterek toplumsal kaygıyı ve gerilimi artırmış ve doların tavan yapmasını sağladığını aktaran Buluş,"Yanlış ekonomik politikalarla ülkemizi iflasa sürükleyen hükümet, "Çin Üretim Modeline Geçtik", ihracatı artıracağız diyerek toplumu oyalamıştır. Döviz artışını da dış güçlere bağlamışlardır. Cumhurbaşkanı 19 Aralık 2021 tarihinde "Nas neyi gerektiriyorsa onu yapacağını" belirterek toplumsal kaygıyı ve gerilimi artırmış ve doların tavan yapmasını sağlamıştır. Ancak 20 Aralık akşamı bankalar kapandıktan sonra "Kur Garantili Mevduat Hesabı" uygulanacağı açıklamış ve aynı gece Merkez Bankası arka kapıdan 7 Milyar Dolar satarak 1 Doları 12 TL’ye düşmüştür. Önce Dolar kasten 18 TL yükseltilmiş, daha sonra 12 TL düşürülmüştür. Demek ki; yıllardır söyledikleri "Dış Güçler Doları Yükseltiyor" ifadesi halkı yanılmak ve oyalamak için söylenmiştir. Doların bir gecede düşürülmesi, elinde doları olan küçük tasarruf sahibi milyonlarca insanımızın zarar etmesine neden olmuştur. Maliye Bakanının "kurdaki köpük gitti", "çarpılan küçük yatırımcı oldu, her zaman onlar kaybeder" dediği kişiler alın teri ve namusu ile kazandığı parasının değer kaybetmemesi için dövize yatıran onurlu emekçi halkımız olmuştur. Cumhurbaşkanı 1 Doların 3,51 TL (2016), 4,73 TL (2018), 5,80 TL (2019) ve 7,89 TL (2020) olduğu 2016-2020 yılları arasında, toplam dört kez dövizinizi bozdurun çağrısı yapmasına rağmen neden dövizin yükseltildiği 15 Eylül 20 Aralık 2021’den önce dövizinizi bozdurun çağrısı yapmamıştır. "şeklinde konuştu. "Sistemi yoksul halkımızı çarpacaktır." Bu model halkın geleceğini ipotek altına alarak derin yoksulluk ve yıkımdan başka bir şey olmadığını aktaran Buluş,"Ekonomik sorunları çözemeyen hükümet “Çin Modelinden” vazgeçerek “CİN” modeline geçmiştir. "Kur Garantili Mevduat Hesabı" ile Döviz garantili "çifte faiz" sistemi yoksul halkımızı çarpacaktır. Hükümet geçmediğimiz köprü, tünel ve otoyollara taşıt ve uçmadığımız havaalanlarına yolcu garantisi vererek halkımızın 20-30 yıl haraca bağlanması yetmezmiş gibi bundan sonra da dövizini bozdurarak bankaya yatıran zenginlerin parasına, "NAS" söylemini unutarak, "döviz garantisi ve vergilerden muaf tutulmuş faiz garantisi" getirmiştir. Hükümet bütün halktan topladığı vergileri, çok az zengine aktaracaktır. Bu garantiler halkımızdan alınan vergilerle hazineden karşılanacaktır. 1970’li yıllarda uygulanan ve hazineyi bir buçuk yılda iflas ettiren bu model sürdürülebilir bir ekonomik model değildir. Bu model halkımızın geleceğini ipotek altına alarak derin yoksulluk ve yıkımdan başka bir şey değildir. Hükümet bütün bu ekonomik başarısızlıkları gizlemek ve halkın gündeminden kaçırmak için CHP’li Belediyeleri hedef göstermekte ve seçimden kaçmanın türlü yollarını aramaktadır. Korkunun ecele faydası yok, seçim gelecek ve CHP ve Millet İttifakı ülkenin kaderine el koyarak, halkımızın sorunlarını çözecektir." ifadelerini kullandı. Kaynak: PHA