Toprak, mesajında, "Her karanlık gecenin bir sabahı vardır inancıyla 15 Temmuz gecesi cesaretlerini kuşanıp, helallik isteyip şereflilerin safında yer alıp ölürsek cennet bizim; kalırsak vatan bizim diyen gazi bir milletin topyekun destan yazdığı unutulmaz geceye selam olsun."dedi. Toprak, mesajında şunları kaydetti: "İblise ruhunu satan şarlatan, müslüman görünümlü bu voyvoda; vatansızlıkta, soysuzlukta, ihanette, Türkiye düşmanlığında doruğa çıktı, fitne ve münafıklıkta rekorlar kırdı. Haçlı emellerinin taşıyıcılığını yapan FETÖ, Türkiye'nin kalbine nişan aldı. Tarihi şark planının hissedarları FETÖ'yü Türk milletine saldırttı. Türk vatanını çekemeyen, üzerine çöreklenmek isteyen, milletimizin varlığından rahatsız olan ne kadar kanı bozuk olan çevre varsa FETÖ'nün sırtını sıvazlayıp, eline silah tutuşturup o karanlık gecenin ihanet rolünde başaktörü oynattılar. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü; 627 yıl önce Kosova'da mağlup olanların yeni bir kalkışmasıdır. 620 yıl önce Niğbolu'da ezilenlerin tekrardan başını kaldırmasıdır. 572 yıl önce Varna'da, 563 yıl önce İstanbul'da, 490 yıl önce Mohaç'ta döktükleri kanda boğulduklarını sandıklarımızın yeniden karşı harekatıdır. 15 Temmuz'da TBMM'yi, emniyet ve istihbarat kuruluşlarını bombalayıp, sivil ve masum vatandaşlarımızı katledenlerle; 101 yıl önce Çanakkale kıyılarına gelip üzerimize ateş saçanlar aynı karanlık yolun yolcusudur. Bunlar Müslümanların canıyla beslenen, hayat ve varlık haklarını çiğnemekle görevlendirilen yaratılmışların en aşağısı, en alçağıdır. Ama unuttukları, ihmal ettikleri bu milletinin asaleti ve gücüdür. 15 Temmuz'da tankın önüne milli vicdan dikildi. 15 Temmuz'da mütecaviz ve melun girişime millet 'dur' dedi." Demokrasinin namusunu, kazanımlarını aziz milletin muhafaza ve müdafaa ettiğini milli sipere bu milletin yattığını belirterek, "Helal süt içmiş hangi vatan evladı, 15 Temmuz akşamındaki böyle bir tablo karşısında suskun kalabilirdi? Kim, milletimize biçilmek istenen bu kefeni kader diye kabul edebilirdi? Hangi millet ve vatan sevdalısı kardeşim olanları hazmedebilirdi? Tanı ağarmayan zifiri geceye mahkum etmek istediler, bu millet itiraz etti.İrademizi çalmak istediler, reddettik. Yeri geldi tankın önüne yattık. Yeri geldi kurşunların üzerine tıpkı gül bahçesine girercesine yürüdük. Ateşe, kine, nifaka millet olarak kafa tuttuk, ihanete bu aziz vatanı dar ettik. Çünkü hep birlikte Türkiyeyiz. Bizler büyük bir ecdadın, muazzam bir tarihin mirasçılarıyız. Ayrımız, gayrımız yoktur. Müştereklerimiz, farklılıklarımızdan daha çoktur. Ecdadımızın hayır duaları, şehitlerimizin hatıra ve vasiyetleri, hepimizin namusuna emanettir. Birliğimizi kararlı şekilde korumalıyız. Kutuplaşma ve cepheleşmeleri, bıçak gibi kesmeliyiz. Şehitlerimizin ruhları, şehit analarının göz yaşları, yetimlerin yürek yaraları, nesillerin gelecek ümitleri bizimledir, yanımızdadır ve aramızdadır. İdris Toprak, bu aziz milletin darbe heveslerini, teröristlerin kursaklarında bıraktığını, devlete ve millete meydana okuyan çürümüşleri, ellerinin tersiyle ittiklerini belirterek,şöyle devam etti: "Bu nedenle 15 Temmuz bir milat, bir dönüm noktasıdır. Nereli olursak olalım ister güneyden ister kuzeyden, isten doğudan ister batıdan, kim olursak olalım, ülkemin neresinde doğarsak doğalım, kökümüz, kökenimiz, mezhebimiz ne olursa olsun, 'vatanım, bayrağım, milletim, demokrasim, şehitlerim, kardeşliğim ve mukaddesatım' demek için 15 Temmuz gecesi Ya Allah diyerek meydanları doldurup zalimlere, ihanetçilere meydanı boş bırakmadık. Bu ruh devam ettiği müddetçe hiçbir hain bize yanaşamayacaktır. Milli birlik ve kardeşliğimiz sağlam kaldığı müddetçe, hiçbir çıldırmış, hiçbir hayasız ve vicdansız, Türkiye'ye saldırmayı aklından bile geçiremeyecektir. Bu milleti himayesi altına almaya kalkışan vesayetçi odaklara şans tanımayalım. Bizanslı Diyojen'in nesli, fırsat kollamaktadır ve 15 Temmuz bunun ispatıdır. Tekfurların varisleri devredir. İstanbul'u kaybeden Konsantin'in torunları, iştahla dağılmamızı beklemektedir." Uhud’un, Bedir’in, Mekke’in, Kudüs’ün, Çanakkale’nin intikamı için ihanette birlik olan dahili ve harici tüm ihanetçi sırtlan sürüleri pusuda bizim ihtilafa düşmemizi bekliyorlar. Bunların hedefi reisimizin dik duruşunu kırıp Türkiye Cumhuriyetini işgal edip, ümmetin ayağa kalkma fitilini yakan ruhu bitirmektir. Emperyalist güçler 'aç bırak ağlasın; cahil bırak yalvarsın' ilkesi doğrultusunda dünyayı idare etmeye devam etme arzusundalar. Dünya 5'ten büyüktür- one minüte çıkışlarını yapan ümmetin umudu ve kabul olmuş duası, Anadolu yiğidi Recep Tayyip Erdoğan’ı sindiremedikleri için uyuyan ihanet hücrelerini uyandırıp kin ve nefret kusuyorlar.Tüm bu senaryoları ve tuzakları bozan, dağıtan Allah’a binlerce kez şükürler olsun. Biz Türkiye Gençlik Vakfı olarak; devletine, bayrağına, milletine sadık; dinine, diyanetine bağlı; hür fikirli, hür iradeli bir nesil vücuda getirme gayretiyle yola koyulan ve hiçbir şekilde; ihanete, ihanetçilere, darbe ve darbecilere, cehalete ve esarete boyun eğmeyen kıyamete dek hak ve batıl mücadelesinde Hakkın tarafında bir nefer olmayı tercih edeceğimizi bilinmesini isteriz. Davamızın sahibi Allah’tır, lideri de Recep Tayyip Erdoğan’dır. Şartlar her ne olursa olsun her kim ne derse desin onu asla yalnız bırakmayacağız. Tüm bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha başta 15 Temmuz şehitlerimize ve vatan, bayrak, din ve namus için şehit olmuş tüm şehitlerimize Allahtan rahmet; gazilerimize acil şifalar ve yakınlarına sabır-ı cemiller diliyoruz." Kaynak : PHA