Sümerevler mahallesinde motosikleti ile seyir halinde bulunan 21 yaşındaki Abubekir Sıddık Alkayış'a resmi bir otomobil ile çarpıştı. Kazada yaralanan Alkayış, kaldırıldığı hastane de 5 ay yoğun bakımda kaldı. Burada tedavisinin ardından evine gönderilen ve yatalak kalan Alkayış’a bir de sigorta tarafından 70 milyarlık cezai işlem uygulandı. Baba Remzi Alkayış ise kaza sonrası resmi kurumu bir kez aradığını, o da oğlunun yoğun bakımda olduğu için ziyaretine gelmeyin dediğini belirtti. Kaza sonrası oğlunu sormaya gelerek bir hatırını dahi almalarının kendilerini çok mutlu edeceğini ama kaza üzerinden 5 ay geçmesine rağmen yatalak oğlunu ziyarette gelinmediğini ifade eden Alkayış, bu kadar olaya rağmen bir de kazayı yapanın resmi kişi olduğunu, tutanağı yazanın arkadaşı olduğunu ve üstelik 70 milyarlık ceza kesildiğini vurguladı. Kendisinin kamyoncu olduğunu ve bu parayı da ödeyemeyeceğini ifade eden baba Remzi Alkayış, “Benim çocuğuma çarptılar. İki ay bitkisel hayattaydı. Bir gün gelip Allah rızası için sormadılar. Şuana kadar dava da açmadım. Bir gün gelip çocuğumu sorsalardı, gerekirse İstanbul’a götürelim yada doktora götürelim. Gelip çocuğumla oturup kahvesini içer, yemeğini yerdi. Geçmiş olsun derdi. Benim hiç zoruma gitmezdi. Benim oğlum 6 ay gitti Şemdilli'de çatışamaya girdi. PKK öldüremedi. Ben isim vermiyorum. Bazı kişiler gelip oğluma kazaya sebebiyet verildi. Artı bir de yetmezmiş gibi bana 70 milyar dava açtı sigorta. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak benim çocuğum 5 aydır akli dengesi yerinde değil. Evde bakıyoruz. Bakıcı parası almıyorum. Devletin bana verdiği bakıcı parasını istemiyorum. Çünkü doğmamış çocuğun onda hakkı var” dedi. Yazılan cezaya itiraz edeceğini belirten Alkayış, şöyle devam etti: “Çocuk tek başına yerden kalkamıyor. Kalkamamasının sebebi beyindeki hücreler uyanmamış. Tek başına eve gidemiyor, bilmiyor. İki sefer geldim, ifadesini alalım, çocuk ifade veremedi. Şimdi kazada hatayı soracak olursanız. İsim vermeyeyim ama kazayı yapan ile tutanak tutan aynı meslekten kişi. Buna ben itiraz ettim. Ya üniversite yada karayollarından ya belediyeden bilirkişi gelecek, incelemesini yapacak. Kazada o araba iki arabaya vuruyor. Havlu duvarını yıkıyor. Bana da diyorlar ki; araba 30 ile gidiyordu. Ben bir kamyoncuyum. Gelsinler 30-40 km hızla seyir edelim. Frene bastığımda ne kadar mesafe gidecek. Ben bayrağıma, devletime saygılı bireyim.Beni aradılar, gelip çocuğu görelim. Ben gelmeyin dedim. Ama o zaman benim çocuğum yoğun bakımda, doktor bana çocuğumun yaşama şansı yok dedi. Bende gelmeyin dedim. Benim çocuğum ne zaman yoğum bakımdan çıkarsai servise alırlarsai gelsin çocuğumu görsünler dedim. Şimdi ceza gelmişi o parayı ben ödeyememi gelsin idama götürsünler. Benim çocuğumun ehliyeti var. Benim çocuğum alkol kullanmamışi benim çocuğum akşam namazını baba ben gidiyorumi ben de çık git dedim. Arkasından 1 saat sonra kaza olduğunu duydum. Evime geldileri oğlun kaza yapmış. Hastaneye götürdüler. Bende hastaneye gittim. Benim oğlum gitti askerdei uludere'de çatışamaya girdi, bir şey olmadı. Burada sakat bıraktılar. 5 aydır gelip kardeşim senin çocuğun ne oldu. Gerekirse biz Ankara’ya götürelim, gerekirse İstanbul’a götürelim. Ama elhamdülillah çocuğum durumu iyi, inşallah iyeye gider” Kaynak : PHAHaberin Videosu :