Eğitimci Bakır, yıl boyunca hem öğretmenler hem de öğrenciler olarak emeklerinin karşılığını aldıklarını aktardı. Öğrencileri yeni sınav sistemine motive ederek, sınava hazırladıklarını dile getiren Bakır, “Şimdi tabi ki öğrenciler, bu yıl kurumlarımızda, gerek hocalar kurs merkezinde, gerek Simya Kolejinde, gerek Seçkin Zirve Temel Lisesinde bu sınava her ne kadar korkarak hazırlansalar da onları elimizden geldikçe motive ettik, kendi kurumlarımızda, zaten bu motivenin karşılığını aldık. Yani bugün Türkiye 63.sü, 238.si çeşitli dereceler, çok iyi derecelerimiz var. Yani Türkiye’nin en gözde okullarından Boğaziçi işletme, Boğaziçi elektrik elektronik, Hacettepe Tıp, bunların tamamına öğrenciler gönderdik. Yani biz onları herhangi bir ters köşeye yatmamaya, önlemlerimizi almıştık ve bu emeğimizin de karşılığını öğrencilerimizde gördük. Bu bizim için gurur verici, Adıyaman için gurur verici, çünkü Adıyaman`da Türkiye`de ilk 10 bine çok sayıda öğrenciler gönderdik bu kurumlarımızdan, bu bizim içinde iyi oldu"dedi. - AİLELERİN BÜYÜK DESTEĞİ VAR Ailelerin de büyük desteğinin olduğunu dile getiren Bakır, şöyle devam etti: "Ailelerimiz tabi burada ailelerimizin büyük desteği oldu. Bize hem güvendiler hem destek verdiler, onun sayesinde başarıyı yakaladık ama seneye girecek öğrenciler biraz daha şanslı. Çünkü, Milli Eğitim Bakanımız açıklama yaptı. Bu sene biz sınav sistemini değiştirmiyoruz, tekrar öğrenciler bir şaşkınlık yaşamasınlar diye, o yüzden bu yıl girenlerden daha şanslı" - ADIYAMAN'DA DOKTOR OLMAK İSTİYORLAR Adıyaman'da öğrencilerin ve ailelerin genelde doktorluğu tercih ettiğine dikkat çeken Bakır, "Şimdi öncelikle şunu söyleyeyim; Adıyaman'da sınava hazırlanan öğrencilerin temel hedefi doktor olmak ve aileleri de bunu istiyor. Bizde ister istemez çocukları bu yönde, bu hedeflerine ne kadar yaklaştırabiliriz ekip olarak düşünüyoruz ve onları uyguluyoruz. Bunun sayesinde de gerçekten sadece bir kurumumuzda da 25’in üstünde tıp var. Doktorluk yapacak, ileride bu ülkeye hizmet edecek doktorlar yetiştirdik. Biz kazandırdık, inşallah güzel üniversiteler de bunları yetiştirecekler. Çok gurur verici bir şey tabi. Boğaziçi işletme, Boğaziçi elektrik-elektroniğe gidenler de var. Bunlar doktorluğun üstünde puan almalarına rağmen bu çoçuklar da bilişim alanında ülkeye yön vermek istiyorlar. Onlar da oraları yazdılar, aslında bakarsanız bizde elimizden geldiğince bilişime önem veren çocuklara yön vermeye çalışıyoruz. Aileler hayır, bizim çocuğumuz doktor olacak dediği için işte bu kadar doktor çıkıyor.” dedi. - GÜVEN DUYGUSU ÖNEMLİ Bakır, ailelerin çocuklarının sınav sürecine hazırlanırken güven duygusunun önemine vurguda bulunarak, konuşmasını şöyle tamamladı: "Ailelere şunu söylemek istiyorum; hem çocuklarına güvensinler hem ülkemizin kendisine güvensinler. Mutlaka ve mutlaka iki şey birliktelik olduktan sonra başarı da gelecektir, yani temel şeyimiz her kimse öncelikle çocuğuna güvenecek. Sonra işte bizim kurumlarımıza gönderdiği çocuklarını bizimle beraber takip edecek. Yani başka kuruma bile gitseler, çocuk bir kere anne-baba çocuğunu kendisi takip etsin, bizim verdiğimiz bilgiler bile onlar için yeterli olmasın, bizzat kendileri de takip etsin. Öncelikle velilere tavsiyem bu yani. Gittiği, gönderdiği kuruma bile evet işte senin çocuğun böyle yapar, şöyle yapar, buna kesinlikle ama mutlaka inanacaklar. Ama mutlaka bunun denetleme kısmını kendileri yapsınlar, mutlaka bunu kesinlikle öneriyoruz, bire bir kendileri denetlesin.” Kaynak : PHA