Üniversite Merkez Külliyesi Vehbi Koç Konferans Salonunda gerçekleştirilen kariyer günleri etkinliğine Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Seyit Temir, Prof. Dr. Hasan Solmaz, İŞKUR İl Müdürü M. Emin Yücekaya, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürü Fuat Tekin, iş adamları, sanayiciler, Üniversite akademik ve idari çalışanları ile öğrenciler katıldı. -“KARİYER YAŞAMINIZI ŞANSA BIRAKMAK BÜYÜK KUMAR" İş Kur İl Müdürü M. Emin Yücekaya, burada yaptığı konuşmasında, öğrencilere diplomanın yanı sıra becerilerini de geliştirmeleri konusunda önerilerde bulundu. Yücekaya, “Şirketlerin sürekli olarak kendilerini yenilemek durumunda oldukları bu çağda dünyayı doğru okuyabilen, üretken ve yenilikçi gençlere o kadar çok ihtiyaç var. Düşünün Irak, Suriye, Libya yeniden inşa edilecek. Mısır, Yemen, Suudi Arabistan ve Basra Körfezindeki ülkeler petrol zengini ülkelerdir. Dubai, Katar, Kuveyt de zaten bir şey üretmiyorlar. Zaten Azez’e Adana’dan daha çabuk varıyoruz. Kuzey Irak’a Gaziantep’le aynı uzaklıktayız. Mersin limanından dünya ayaklarınızın altında. Mesele gençlerin işsiz olma riski değil. Diplomalarından beklentileri becerilerini geliştirmemeleri, onca emek ve birikimden sonra kariyer yaşamınızı şansa bırakmak veya bir sınava endekslemek büyük bir kumar. Şans kapıyı çaldığında evde yoksanız bitti. Gençlerin kariyer süreçlerine katkı sağlama misyonumuzun bana verdiği güçle söyleyeceğim şey geleceği inşa edin. Alacağınız diplomaların edineceğiniz beceriler kadar size yardım edemeyeceğini bilin. İki şey söylemek istiyorum. Birincisi bolca düşünün. İkincisi ise çok çalışmaya gayret edin.” diye konuştu. - “DİPLOMA YETMEZ, VİZYON VE MİSYON SAHİBİ OLMAK GEREK" Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz ise yaptığı konuşmada insanın kariyeri boyunca misyon ve vizyon sahibi olma gayreti içerisinde olması gerektiğine vurgu yaparak, “ Sadece diplomaya güvenmemeliyiz. Diploma insanı iş sahibi de yapabilir, vizyon sahibi de. Ancak gelişmek yeni bir bakış açısıyla düşünüp iş yapmak gerekiyor. Üniversite mezunlarının da iş verenlerin de beklentileri yüksek. Beklenti yüksek ancak ücret düşük olabiliyor. Burada iki tarafı da memnun etmek gerekiyor. Ortada bir yol bulmak gerekiyor. İşverenin de mezun öğrencinin de mutlu olması gerekiyor.” dedi. -"VAKİT, ASKIYA ASTIĞINIZ AKLINIZ, KUR'AN VE AYET İLE YAN YANA KOYMA VAKTİDİR" Kariyer günlerine konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ramazan Kaan Kurtoğlu ise istihdam, teknoloji, Ortadoğu, su ve gıda konularına değinerek önemli uyarılarda bulundu. Kurtoğlu, şunları kaydetti: “Biliyorum ki herkesin korku, hedef ve arzuları var. Eminim ki hepiniz işinizin başına geçtikten sonra ev, araç ve çocuk sahibi olmayı hayal edersiniz. Ben inanıyorum ki Türk gençleri ya bir yol bulacak ya da bir yol açacaktır. Ancak, keşfedilmiş en büyük silah kendine inanmış insandır. Kendinize inanın. Aynı sıralardan mezun olup biriniz 3 bin liraya çalışırken diğeriniz 30 bin liraya çalışacak. Aradaki bu farkı vizyonunuz ve okuduğunuz kitaplar belirleyecek. Şunu belirtmek isterim ki gençlerimizde bir disiplin ve okuma problemi var. Bakın teknoloji ve sanayi savaşları var. İşte böyle bir dünyada kariyer yapacaksınız. Bakın ilk ayeti 'Oku'yun olan 700 ayette 'Aklını kullan' diyen bir dinin mensupları olarak okumalı ve aklımızı kullanmalıyız. Ancak 13. yüzyıldan bu yana bir tekleme içerisindeyiz. İbn-i Haldun’dan sonrası yok gibi. Yeni bir İslam medeniyeti kurmak için askılığa astığımız aklımızı Kur'an ve ayetin yanına koyacağız. Bizler İslam’a bin yıl hizmet eden bir toplumun çocuklarıyız. Oluşturulmaya çalışılan masonik yapıya ayak uydurmamalıyız. 2010 yılında Arap Baharı denen bir uydurmayı piyasaya sürdüler. Ortadoğu yıkılırken, Türkiye, Rusya, İsrail ve Amerika’nın içerisinde yer aldığı bir savaş başlatıldı. Bu Müslümanlara bir tokat atma planıydı. Daha sonra DEAŞ çıktı. Her ne kadar Ortadoğu yıkılsa da bin yıldır bu coğrafyada var olan biz Türklerin bin yıl daha bu coğrafyada kalacağından kimsenin şüphesi olmasın. Ezan ve bayrağımız her zaman olacak. Ezan ve bayrak yoksa kadınımızın namusu da olmaz.” Gelecek otuz yıllık süreçte su ve gıda savaşlarının yaşanabileceğini de vurgulayan Kurtoğlu, “Bizlere GDO’lu ürünleri yedirdiler. Kısır tohumları vererek insanımızı da kısırlaştırmaya çalıştılar. Ve bunu kısmen başardılar. Bu büyük İsrail projesinin bir parçasıydı. Yediğinize dikkat edin. Üretmemiz lazım.” dedi. -"ÜMİDİMİZ GENÇLİKTEDİR" Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, "Ülkemizin bulunduğu coğrafya tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış çok kıymetli bir coğrafya. Her karış toprağımız şehitlerimizin kanlarıyla sulanarak kutsallık kazanmış ve atalarımız tarafından bizlere miras bırakılmış. Çok çetin mücadeleler verilmiş bu topraklar için. Hala da birçok unsurla mücadele etmeye devam ediyoruz. Gençliğimizi değişen dünya düzenine hazırlamak ve bilinçlendirmek her şeyden önemli. Teknoloji ve bilimle iç içe nesiller yetiştirip, üretime dayalı, düşünen, sorgulayan bireyleri bu topraklarda çoğaltmamız gerekiyor. Bu anlamda üniversitelere, bilim insanlarına ciddi görevler düşüyor. Üniversitede okuyan evlatlarımıza diplomalarını verirken aynı zamanda onların donanımlı bir birey olmalarını da sağlamalıyız. Ümidimiz, gençliktedir. Gençlerimizin bu kutsal vatan toprakları için en iyisini yapacağından en ufak endişem yok." dedi. Rektör Gönüllü, Kurtoğlu'na üniversite merkez külliyesinde adına dikilmiş fidanın sertifikası verdi, İş Kur İl Müdürü Yücekaya da plaket takdim etti. Plaket takdiminin ardından Adıyaman’da istihdama katkı sunan firma temsilcilerine de plaket verildi. Etkinlik İş Kur’da görevli meslek danışmanlarının yapmış olduğu sunumların ardından sona erdi. Kaynak : PHA