Yıldırım, Nevruz Bayramına Adıyaman Valiliğince izin verilmemesi üzerine parti binası önünde bir grup partili ile basın açıklaması yaptı. Geçen sene güzel bir Nevruz Bayramı kutladıklarını belirten Yıldırım, bunu devletin de, polisin de bildiğini savundu. Onbinlerce insanın kutladığı Nevruz’u bugün yasaklarla kutlamamak için ellerinden gelen tüm zorlukların kendilerine gösterildiğini ileri süren Yıldırım, bunu şiddetle kınadıklarını dile getirdi. Geçen sene çok güzel bir şekilde nevruzu kutlamalarına rağmen bu yıl gelinen duruma anlam veremediklerini belirten Yıldırım, şunları söyledi: “ Bunların tek nedeni 7 Haziran başarımızdır. Adıyaman genelinde 70 bin oy almamız, Türkiye geneli 6 milyon oy almamız, 80 milletvekili ile meclise girmemiz, AKP’yi ve derin devleti derinden incitmiştir. Devlet bir kaos, savaş stratejisi geliştirmiş, bu savaşta, bu kaosta, bizi 1 Kasım’a mahkum etmiştir. Biz savaşın taraftarı değildik. 1 Kasım’daki seçimin taraftarı değildik. Bunların hepsi derin devlet, AKP, ordu, derin iş birlikçilerin iş birliği ile halkımıza dayatılan bir seçimdi” -POLİSİMİZE YAPILAN SALDIRIYI KINIYORUM Nusaybin’de yapılan saldırıyı kınayan Yıldırım, “Onlarca canlarımız gitti, askerimiz , polisimiz gitti, en son Adıyamanlı bir polis arkadaşımız Nusaybin’de canını yitirdi. Biz bunu da kınıyoruz. Kim bu savaşın taraftarı ise, kim bu savaşı, kaosu bize dayatmış ise Allah belalarını versin” diye konuştu. -ADIYAMAN VALİSİ DEMİRTAŞ’A ÇAĞRI Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş’a çağrıda bulunan Yıldırım, şöyle dedi: “Vali beye sesleniyorum, ben halkın iradesi ile seçilmiş biriyim. Ama kendisi buraya atanmıştır. Halkın iradesi diyorsunuz, halkın iradesi bu mudur? Defalarca kendisi ile görüşmek istedim, Adıyaman için ne yapabiliriz, bu nevruzu en güzel şekilde nasıl kutlayabiliriz, defalarca kendisinden randevu talep ettim, maalesef hiçbir olumlu yanıt alamadım. Vali burada AKP’ye İl eş başkanı gibi çalışıyor. Biz bunu da görüyoruz. Bunların hepsi yargı önünde hesap verecektir. Barış mutlaka Türkiye’ye gelecektir. Vurma, kırma ile, savaş ile bu işler çözülmez. Barış, özgürlük olduğu zaman ,milyonların kutladığı nevruz da neler oldu.? Adıyaman’da bir şey olmasın diye daha fazla tutuklamalar, daha fazla Adıyaman gerilmesin diye, biz buradaki nevruzu bir basın açıklaması ile protesto etmek amacıyla burada toplanmış bulunuyoruz” Grup adına açıklamada bulunan Gülseren Öner ise şunları kaydetti: Her gün yeni bir acının yaşandığı canlarımızın yittiği, ülkemizin ve halklarımızın şu sıkıntılı günlerinde başta Mezopatomya olmak üzere farklı coğrafyalarda farklı halklar tarafından kutlanan, baharın müjdecisi olan Nevruz etkinlikleri başlıyor. Buna karşılık AKP hükümetinin baskıcı ve yasakçı politikalarının bir sonucu olarak bütün şehirlerde Nevruz kutlamalarına izin verilmiyor, başvurular art arda sudan gerekçelerle veya gerekçesiz yasaklanmıştır. Baharın ve dirilişin bayramı olan Nevruzu kutlamak tüm halkların en meşru hakkıdır. Neruzun yasaklanması tarihin farklı dönemlerinde farklı despotlar tarafından denenmiş ama başarılamamıştır. En baskıcı, en zalim yönetimler döneminde bile halklar Nevruza sahip çıkmış ve kutlamıştır. Bugün AKP saray iktidarında Nevruz kutlamalarının engellemek istenmesi, baskı, yıldırma ve savaş politikalarının tırmanıldırılmaya çalışılması demektir. AKP saray iktidarı bu yasaklarla halkların gelecek umudunu kırmak istiyor. Hükümetin Nevruz kutlamalarına yönelik engelleme girişimleri hukuki ve meşru değildir. Meşru ve haklı olan Nevruzun binlerce yıldır olduğu gibi kutlanmasıdır. Hükümeti Nevruz kutlamalarını engellemeye yönelik bu tutumundan vazgeçirmeye, Nevruzun barış ve güvenlik içinde kutlanmasını sağlamaya ve en önemlisi hükümetin bu tutumunu kınıyoruz. Bu vesiyle ile başta halkımızın bu sıkıntılı dönemde partilerimizin seçim çalışmalarına katılmış olanlar, partimizin pm üyeleri, parti eş başkanlarımız ve yöneticilerimiz dahil olmak üzere 300 kişi için hukuka aykırı olarak yasal işlem yapılmış, 200 kişi yargılanmakta, halende ceza evinde 25 arkadaşımız tutuklu bulunmakta. Yapılan bu hukuk dışı uygulamayı kabul etmiyoruz . Bu baskılar bizi yıldıramaz, özgürlüğe, eşitliğe inanan tek ferdimiz kalsa bile onurlu mücadelemiz devam edecektir Kaynak : PHA