Dijital dünyada anonim olmak VPN ile mümkün. Dijital dünyada siber saldırganların ağları ve bilgisayarları hedef alarak gerçekleştirdiği siber saldırılardan korunmak için VPN kullanılabilir. VPN ile herkesin kullandığı ortak internet yerine sanal özel bir ağ üzerinden internete bağlanılır ve bu ağ şifreleme algoritmaları ile korunur. Bu şifreleme sayesinde bu ağın içinde seyahat eden veri paketlerinin okunması imkansız hale gelir. İnternet kullanıcısının internet trafiğini internet servis sağlayıcısı başta olmak üzere başka bir üçüncü parti izleyemez ya da kaydedemez. Bu da internet kullanıcılarına dijital dünyada gizlilik ve güvenlik sağlar. VPN programları aynı zamanda kullanıcının IP adresini de değiştirir. Bu şekilde, bölgelere bağlı olarak gerçekleştirilen erişim engelleri ve içerik sınırlamaları rahatça aşılır. Dijital dünyanın gerçek dünyaya etkisi şiddetli olan tehlikelerinden biri de kimlik hırsızlığıdır. Kimlik hırsızlığı ile birçok internet kullanıcısının kimlik bilgileri çeşitli yöntemlerle çalınmakta ve kullanıcılar bunun sonucunda maddi ve manevi zarara uğratılmaktadır. Kimlik hırsızlığı genellikle e-postalar üzerinden gerçekleştirilir. Siber saldırganlar binlerce kişiye göndermek üzere hazırladıkları e-postada resmi bir kurumu ya da kişiyi taklit ederler. E-postanın içeriğinde genellikle bir bankadan gelmiş gibi gözükür ve genelde hesapta şüpheli aktivite olduğu izlenimi verilir. Pharming adı verilen yöntemle söz konusu bankanın taklit bir web sitesini oluşturan siber saldırganlar, bu e-posta aracılığıyla e-posta alıcılarını bu web siteye yönlendirirler. Bu web sitede internet kullanıcılarından hesaplarını kurtarmaları ya da kimliklerini doğrulamaları için çeşitli bilgiler istenir. Tam isim soyisim, kimlik numarası, doğum tarihi, kredi kartı-banka kartı bilgileri ve benzeri gibi kişisel olarak mühim olan bu bilgiler siber saldırganlar tarafından ele geçirildikten sonra finansal çıkar sağlamak adına bu kişilerin hesapları suistimal edilir. Bu tip kimlik hırsızlıklarından korunmak için e-postaların içeriğindeki link tıklanmadan ya da dosya eki indirilmeden önce kesinlikle e-postanın gerçekliği doğrulanmalıdır. Bankanızdan bir e-posta aldıysanız ve e-postanın şüpheli olduğuna inanıyorsanız, öncelikle bankanızı arayarak gerçekten şüpheli bir aktivite olup olmadığını doğrulayın. E-postanın gönderici adresini kontrol edin ve bankanın gerçek web sitesini arama motorlarında aratarak bu gönderici adresinin doğru olup olmadığından emin olun. Dijital dünyanın sanal tuzakları da gerçek tehlikeler doğurabilmektedir. Siber saldırganlar, internet kullanıcılarının bilgisayarlarına ya da akıllı telefonlarına kötü amaçlı yazılımlarla enfekte ederek kişisel bilgi ve veri çalmakta ya da bu cihazlara zarar vermektedir. Güvenilir olmayan web sitelerden indirilen yazılımlar konusunda dikkatli olunmalıdır. Bu yazılımların içine kötü amaçlı kodlar yerleştirilmiş olabilir ve bu kodlar bir virüs ya da Truva atı gibi ciddi siber saldırı yöntemlerini içeriyor olabilir. Bu gibi durumlarda indirilen yazılımların antivirüs programları ile taratılması ve daha sonra kurulması gerekmektedir. Fidye yazılımları da dijital dünyanın gerçek tehlikeler ve gerçek sonuçlar doğuran siber tehlikelerdendir. Fidye yazılımları bilgisayara bulaştığı andan itibaren bilgisayar içinde hedeflediği dosyaları ya da sistemleri kilitler. Bu dosyalara ya da sistemlere erişim sağlanması için belirli bir miktar kripto paranın sağlanan bitcoin adresine gönderilmesini ister. Kripto para yatırılmadığı sürece dosyaları teker teker silmeye başlar ve internet kullanıcısını ödeme yapmaya zorlar. 2017 yılında dünyada 190 ülkede yaklaşık olarak 200 bin bilgisayara bulaşan WannaCry fidye yazılımını bu siber saldırı yöntemine örnek olarak verebiliriz.