· AKPARTİ ADIYAMAN MİLLETVEKİLİ DR.M.MURTAZA YETİŞ, ÇİN YÖNETİMİNİN UYGUR TÜRKLERİ ÜZERİNDE UYGULADIĞI BASKICI POLİTİKAYI KINADI. · “BU MİLLET HER ZAMAN MAZLUM İÇİN GÜVENLİ BİR LİMAN OLMUŞTUR.” · “HİÇBİR ZULÜM ASLA SONSUZA DEK SÜRMEZ, YOK OLMAYA MAHKUMDUR.” “Bu Ramazan gönlümüz buruk. Mısır’da, Suriye’de, Filistin’de, Doğu Türkistan’da kardeşlerimiz ekmeklerine gözyaşlarını katık ederek iftar açıyorlar. Bu mübarek günlerde kardeşlerimizin bizim dualarımıza daha da fazla ihtiyaçları var. Biz asla ‘Zulmü alkışlayamayız, zalimi sevemeyiz.’ Bu millet her zaman mazlumun, garibin sırtını yasladığı güvenli bir liman olmuştur, olmaya da devam edecektir. Hatırlayalım: Geçen yıl başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde bakanlarımız Çin’e bir gezi düzenlemişti. Tabi Çin gezisinin ilk durağı Uygur Türklerinin yaşadığı Uygur Özerk Bölgesi’nin başkenti Urumçi olmuştu. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir başbakan Uygur Özerk Bölgesi’ne gitmişti. Bu vesileyle başbakanımız tüm dünyaya Uygur Türklerinin yalnız olmadıklarını göstermiş oldu. Türkiye’nin bugün olduğu gibi yarın da kardeşlerimizin yanlarında olacaklarını ifade etmişti. Özellikle son dönemde bölgede Çin yönetiminin kardeşlerimize yaptığı baskıların giderek arttığını görüyoruz. Bu asimilasyon ve ret politikalarını şiddetle kınıyoruz. Hiçbir zulüm asla sonsuza dek sürmez ve mutlaka yıkılmaya, yok olmaya mahkumdur. Tüm İslam aleminde huzurun ve kardeşliğin bir adım daha önde olacağı, yeni bir dönemi görmek istiyoruz. Fitneye, ayrımcılığa, zulme karşı dirayetle, sükunetle, uyanık olarak hareket edeceğiz. Bizi köklerimizden birbirine bağlayan tarihi bağlarımız Kahire’de, Gazze’de, Şam’da, Bağdat’ta ne ise; Urumçi’de de odur. Aynı şekilde bizi gönülden birbirine bağlayan dini bağlarımız Filistin’de ne ise; Doğu Türkistan’da da odur. Biz Türkiye olarak, tüm haksızlığa uğrayan kardeşlerimizin sesi olarak, her zaman mazlumun yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Bir kez daha Çin yönetiminin Uygur Türkleri üzerinde uyguladığı baskıcı politikayı şiddetle kınıyorum.”