PİS KOMİNİST..!

Abone Ol

PİS GOMİNİST..!

Sıcak bir sohbet ve terennüm edilen bir şiir üzerine, geçmiş zamandan 'bizce' hoş bir hatıra...

Yıl 1993 ya da 94, yine fakülteyle ilişkimiz kesilmiş (kibar öğrenci işleri öyle yazmıştı, atıldınız deselerdi, biz de öyle derdik elbet), canımız sıkkın...

Ankara merkezli birkaç araştırma şirketinin İstanbul'daki anket, pazar araştırması işlerinin başındayız...

İş yoğun ama fasılalı, haliyle boş vakit çok. Seminer, konferans, toplantı geziyor, İstanbul'un bitmeyen kültürel-bilimsel havasını ciğerlerimize dolduruyoruz...

Cağaloğlu'nda Diyanet Vakfı Kitabevi'nin konferans salonunda söyleşi var, Attila İlhan gelecek dediler..!??
Organizasyon da Milliyetçi cenaha ait üstelik.!!

Ne alaka ya hu, "Türk Milliyetçilerinin bu pis koministten alacağı ne var" diye de soruyoruz biribirimize...
Oysa edebiyat ve tarih yiyip içiyoruz, şiirlerine de hastayız ama olsun...
Neticede Pis Kominist..!!

Attila İlhan'ı dinledik, hem de nefes almadan, tek cümlesini dahi ıskalamadan...
Muhteşem bir Kurtuluş Savaşı söyleşisiydi doğrusu...

Ustanın, Ayrılık Sevdaya Dair kitabı yeni çıkmıştı ve o söyleşide de satılıyordu...
Bir kadın söz istedi...
Ayrılık Sevdaya Dair şiirinin sonlarına yakın bir kısmını ezbere okudu, ama ne okumak..! Ve ekledi...
Kimse bu şiiri benim kadar güzel okuyamayacak, hep benim sesim kulaklarınızda kalacak...
Küstah ya da ukala değildi, haklıydı...
Bunca yıl sonra o kadının okuyuşu, tınısı, vurgusu, duygusu halen kulağımda...

Şiirin o kısmını ekleyelim yazıya

yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle

sanmıştık ki ikimiz
yeryüzünde ancak
birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki
tek kişilik bir yalnızlığa bile
rahatça sığarız
hiç yanılmamışız
her an düşüp düşüp
kristal bir bardak gibi
tuz parça kırılsak da
hala içimizde o yanardağ ağzı
hala kıpkızıl gülümseyen
-sanki ateşten bir tebessüm-
zehir zemberek aşkımız

Söyleşiden sonraki zamanlar biraz daha Attila İlhan hayranı olduk. 

Af çıktı, (bir kez daha ilişiğimizi kesilinceye kadar) hukuk fakültesi bize yeniden kollarını açtı...
Beyazıt Kampüsünü bilenler hatırlar, o vakit Süleymaniye kapısı kapalıydı..
Kayıt yapıp, araç giriş-çıkışı yapılan iletişim fakültesi tarafından çıktım ki önümde O Kasketli Adam..!

Pek cesur değiliz, yolda birine salça olmaya, utanırız..
Nasılsa bir cesaret geldi. Hızlı bir kaç adımla sokulduk yanına...
Ne hal hatır sormak ne de bir merhaba demeden..

"Üstadım..!
Bana Hakkınızı Helal Eder misiniz.??"

"Niçin?" dedi biraz şaşkın..

Sanki yürek yemişcesine...
"Sizi tanımadan, ön yargıyla ve bazen sövgüyle karışık, çok zaman da Pis Kominist diyerek, arkanızdan kem söz ettim."
"Hakkınızı helal ediniz.."

"Etmem..!" dedi, sertçe...!!!??

Etmem ne ki.!!??, Biri helallik isterse, başından savmak için bile olsa, Helal Olsun der yollarsın...
Dumur halde, beklemediğim cevabın şokuyla, gardı düşmüş boksör misali, son yumruğu yesem, hakem saysa, bu maç bitse moduyla biraz da safça...

"Hakkınızı Helal Etmeniz İçin Ne Yapmalıyım.?" döküldü dudaklarımdan, doğrusu korktum da...
Öteki alemde bu adam ya yakama yapışırsa..!??

Yürürken sahafların kapısına kadar gelmişiz..
"Gel benimle..!" dedi ve soldaki dükkanlardan birine girdik...
Oturduk, çay geldi..

O sahafta başlayan ve altı ay kadar sonra, kahkahalı bir muhabbetin orta yerinde... 

"Artık Hakkımı Helal Ediyorum, Özgürsün" sözüyle biten, günlük buluşmalarımızda tv, gazete ve dergilerden pek çok kişiyle tanışma, bolca edebiyat, tarih ve kaçınılmaz olarak siyaset sohbetlerine eşlik etme şansımız oldu...

Tanıştığımız, tartışma-atışma imkanı bulduklarımızın pek çokları cidden pis gominist idiler...
İslamcısından, oportünistine, liboşundan, milliyetçisine, gavurundan, rotaryenine...
Kimler kimler...

Ve Attila İlhan...
Kesinlikle pis gominist değildi...
Soldan bakan bir Türk Milliyetçisi, Atatürkçü idi...
Şahsi çabamızla kör topal giden, osmanlıcamızı ilerletmemizde çok ciddi katkı verdi...

Hayat hikayemizde kendi kendimize, "Ulen Şanslı Hergele" dememize sebep kesitlerden birinin Kahramanı ...
Attila İlhan'ı, bu vesileyle anıyor...
Allah'tan Rahmet Diliyoruz...

#akçal 
Allah Türk'ün Bahtını Açık, Şairlerine Vefalı Etsin..

Abdurrahman AKÇAL
a.akcal@hotmail.com 
04/09/2017