MİLLİYETÇİLİK VE MÜLTECİ POLİTİKALARI

Abone Ol

Konu ile ilgili belki onlarca yazı yazdım. Kimilerinden destek gördüm, kimileri ise beni topu tuttu. Sonunda kendimi ifade için ‘Ben Faşistim’ başlıklı bir yazı yazmak zorunda kaldım. Buna rağmen solcumsu salakların bir kısmı yazdığımı anlamaya çalışmaktansa anlamak istediğini yorumladı.

Bu girişten sonra sadede geleyim. Bu ülkede genelde bir sığınmacı sorunu var ama özel olarak da Suriyeli sorunu var. İktidar bunu ısrarla görmemeye çalışıyor, aksine sistematik olarak destekliyor.

Moda deyim ile Küresel ve Global Dünyada insanların yer değiştirmesinin kolay ve normal olduğu söylenir. Ancak bu yer değiştirmede nedense Batı kendi kurallarını kor ve seçme hakkını kullanır. Batıya giden göçmenler genelde eğitimli ya da kalifiye insanlardır. Bizim kaderimize ise çapulcu ve teröristler düşer. Batıya giden göçmenler oranın kültür ve yaşantısına uyum sağlamaya çalışır, bize gelenler tam tersi kendi kültürlerini yaşamaya, dayatmaya çalışır.

Lafı fazla uzatmayacağım. Sadece birkaç örnek vereceğim.

Ankara’da bir hukuk bürosuna yanında bir tercüman ile gelen bir Suriyeli, avukata sorununu çözmesi için başvurur. Sohbet sırasında avukat, tercüman aracılığı kaç yıldır burada olduğunu sorar. Suriyeli 6 yıl olduğunu söyler. Avukat, neden Türkçe öğrenmedin diye sorunca, Suriyeli, ben niye Türkçe öğrenecekmişim siz Arapça öğreneceksiniz diye küstahça cevap verir. Bunun üzerine sinirlenen avukat si..r defol büromdan işine de bakmıyorum der. Kısacası bu kadar küstahlar.

Hatay’da bir esnaf, Suriyeliye savaş bitince gidecek misiniz diye sorunca asıl buralardan siz gideceksiniz cevabını alır. Bu kadar öz güvenliler.

Bursa’da bir sitenin havuzuna 15 kişilik bir Suriyeli gurubu gelir yüzmek ister. Site sakinleri burası bize ait diye izin vermeyince gurup site sakinlerine saldırır ve darp ederler. Bu kadar alçaklar.

Şimdi size şaka gibi bir haber vereyim. Afrin’de protesto gösterisi yapan Suriyeliler Türkiye’deki Suriyeliler buraya dönmesin orada kalsın mitingi yaparak eğer gelirlerse sosyal yaşantımız bozulur dediler. Aslında adamlar bu kadar akıllı. Kimleri nereye gönderdiklerini çok iyi biliyorlar.

S.Soylu’nun yaptığı açıklamaya göre ülkemizdeki Suriyeli doğum sayısı 700 binin üzerinde.

Yapılan bir hesaplamaya göre Suriyelilerin ülkemizde kalması halinde 2053 yılında ülkemiz nüfusunun 35 milyonu Suriye kökenli insanlardan oluşacak.

Suriye’deki savaşın yol açtığı göç dalgasından Türkiye ile birlikte en çok etkilenen ülke olan Lübnan ( 1.5 milyon ) bu soruna çözüm bulmak için harekete geçti. Lübnan Göç Bakanı İSAM ŞERAFEDDİN her ay 15 bin kişinin Suriye’ye geri gönderileceğini duyurdu. Bakan ‘Suriyeli sığınmacıların savaşın bittiği bölgelere dönmemeleri kabul edilemez’ diyerek ŞAM’ın da bu planı desteklediğini söyledi.

Bizde ise muhalefet göndereceğiz ama gönüllü göndereceğiz diyor. Bu nasıl olacaksa…

Sevilmeye muhtaç ensarcılar ve solcumsu salakların bakışı ile bu sorun çözülmez aksine daha da büyür ve ülke kaosa sürüklenir.

ASIM ÖCAL

17.07.2022