İnsanlık tarihi boyunca hor görülen, küçümsenen ama aslında sabrın, sadakatin ve zekânın sembolü olan eşek; göründüğünden çok daha kıymetli dersler barındırır.
🔹 Hafıza Gücü:
Eşek, bir defa gittiği yolu asla unutmaz. Bu yüzden değerli kurbanlık develere yol gösterici olur. Onun hafızası, sadakatle birleşince yol arkadaşı için en güvenilir kılavuzdur.
🔹 Mühendis Doğası:
Yokuşları çıkarken rastgele adım atmaz; eğimi hesaplayarak ilerler. Kısa mesafeleri virajlarla, uzun yolları sabırla kateder. Bir doğa mühendisi gibi hareket eder.
🔹 Tecrübe ve Ders:
Bir kere düştüğü çukura ikinci kez düşmez. Bastığı bataklığa yeniden basmaz. İnsanların defalarca düştüğü hatalara, eşek yalnızca bir kez düşer.
🔹 Anne Şefkati:
Sıpasını doğururken kimseden yardım istemez. Onu büyütür, eğitir ve hayata hazırlar. Doğal bir anne, öğretmen ve rehberdir.
🔹 Vefalı Hafıza:
Kendisine iyilik yapanı da kötülük yapanı da unutmaz. Nankörlüğün değil, sadakatin sembolüdür.
🔹 Bakışların Derinliği:
Eşeğin gözlerine dikkatle bakan, içinde kaybolur. Çünkü gözlerinde hem sabır hem derin bir hayat bilgeliği vardır.
İşte bu yüzden; cahillik, hainlik ve insaniyet yoksunluğunu anlatmak için kullanılan “eşek” sözü aslında eşeğe hakarettir. Çünkü eşek, ne unutan insana benzer; ne nankörlüğe, ne de vefasızlığa.
Eşek deyip geçme… Onda sabır, sadakat, hafıza ve derinlik vardır.
Ve bazen, “insan” diye bildiklerimizde bulamadığımız tüm erdemler, bir eşeğin bakışında gizlidir.