Çocuklarımıza sahip çıkalım

Abone Ol

İnsan, her şeyin en kutsalı olduğu gibi, en kötüsüdür de. Platon

Yüreğimizi yakan “Leyla ve Eylül” toplumda derin izler bıraktı. Körpecik bedenlerinin her şeyden habersiz bir şekilde ölüme terk edilmesi insanlığın yok olduğu, vicdanların sustuğu bir süreçten geçiyoruz. Haliyle kendimize bir takım sorular sormamız icap ediyor. Hangi ara bu kadar merhametsiz, duygusuz ve ahlak yoksunu olduk? İnanç ve geçmişten gelen ahlaki değerlerimiz her zaman kucaklayıcı ve örnek olmuştur. Gittikçe artan insanlık dışı vakalar bizi düşündürmüyor değil. Çünkü bu toplumun kabul etmeyeceği durumlar vardır; bunların başında küçük bedenler üzerinde yapılan her türlü olumsuz olaya karşı dik durmak olmuştur. Kadim geçmişimiz İslamiyet’le beraber her zaman yol gösterici olmuştur.

Yaşanan olayların bir daha tekrarlanmaması için öncelikli olarak anne-babadan başlayarak tüm kesimleri bilinçlendirmek zaruri kılmıştır. Kimseye fırsat vermeden bu tür olumsuzlukların önüne geçmek için vatandaş olarak da bilinçli olmakta fayda var. Özellikle de her ne koşulla olursa olsun çocukları yalnız bırakmamak gerekir. Herkes bir taraftan elini taşın altına koyarsa, hem problemleri ortadan kaldırırız hem de bu tür sapkınlıklara yeltenecek olanları önünü kesmiş oluruz. Çünkü boşluğu görüp, istifade etmek isteyen olanlar olursa da toplumun bu tür sapkınlıklara müsamaha göstermeyecek olması onlar için bir nevi caydırıcılık olarak kullanılabilir.

En önemli sorumluluk da burada devlete düşmektedir. Çünkü yasalarla desteklenmeyen her durum zafiyete ve istismara uğrayacaktır. Yasalarla ciddi cezalar uygulanırsa o zaman durumdan faydalanacak olanları düşündürecektir. Bu tür sapkınlılara yeltenecek olma düşüncesi onları ürkütmelidir. En ağır şekilde hazırlanıp devletin yasasında yer alması kaçınılmazdır. Toplumda infial yaratacak olayları gelişigüzel ele alırsak ya da yan gözle bakarsak, insanlık dışı yaratıkların ekmeğine yağ sürmüş oluruz. Bu tür yaratıklar hem devlettin kanunlarından çekilmeli hem de toplum tarafında kabul edilmeyeceği düşüncesi benimseterek ve altını çizerek belirtmekte yarar olacaktır.

Son olarak toplumun sosyolojik durumu incelenmesi her anlamda önemli kılmıştır. Çünkü son zamanlarda farklı çocukların farklı şekilde istismara uğradığına şahit oluyoruz. Bu olumsuz örneklerin altındaki nedenleri incelemek bize ileri de önlem almamıza yardımcı olacaktır. Ya da bu olayların gelişmeden önce müdahale söz konusu olduğu durumlarda engellenmeye çalışılacaktır. Psikolojik ve sosyolojik incelemelerle verilere ulaşabiliriz. Gerekli durumlarda halkı eğitmek için kurslar verilebilir. Hülasa küçük bedenler üzerinde oynanan oyunların son bulması için ne gerekiyorsa, kim katkı sunuyorsa ve kimin ne önerisi varsa dinlemek ve hepsi bir havuzda toplanıp değerlendirmek gerek.

Vesselam!