Adıyaman’da bir süredir kulağımıza garip bir şeyler çalınıyor: Şehirde altı yeni kilise inşa ediliyor. Evet, yanlış duymadınız; bir değil, iki değil, tam altı!
Oysa bu şehirde zaten bir kilise mevcut. Üstelik kiliseye giden insan sayısı da yok denecek kadar az. Peki, kimdir bu kiliselere ihtiyaç duyan? Hangi cemaat, hangi topluluk böylesine büyük bir yatırımın peşindedir?
İşin garip tarafı, Adıyaman Mor Petrus ve Mor Pavlus Süryani Kadim Kilisesi Metropoliti Ğriğoriyos Melki Ürek’in bu işten haberi bile yok. Açıkça “bizimle ilgisi yok” demiş. Yani bu inşaatların yerel Hristiyan cemaatle bağı yoksa, kiminle bağı var? İşte asıl sorulması gereken bu.
Bir de işin perde arkasında Ankara ziyareti var. Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Meclis Üyesi Ece Tuncay’la birlikte Kurtuluş Kilisesi yetkilileriyle görüşmüş, sözüm ona Adıyaman’a gönderildiği iddia edilen 12 TIR yardım malzemesinin akıbetini sormuştu. Aradan 15 ay geçti, ne 12 TIR geldi, ne de tek bir koli yardım. Ama bir baktık, Adıyaman’da altı kilise ruhsatı çıkmış!
Şimdi buradan sormak lazım: O görüşme gerçekten yardım için miydi, yoksa yardım bahanesiyle başka bir pazarlık mı yapıldı?
İmar Kanunu elbette ibadethane yapımına izin verir, bunda sorun yok. Ama şehrin kimliği, dokusu, tarihi ve hassasiyetleri vardır. Belediye bu kararı verirken Adıyamanlıların fikrini aldı mı? Halkın iradesine kulak verdi mi?
Bugün Yunus Emre Mahallesi’nde bir kilise bitmek üzere, Kayalık Mahallesi’nde halkın tepkisiyle inşaat durdurulmuş. Diğerleri ise sessiz sedasız yükseliyor. Ta ki bina yükselip de “burası kilise” anlaşılana kadar.
Adıyaman’da yıllar önce misyonerlik faaliyetleri gündeme gelmişti, hatırlayanlar bilir. 100 dolara din değiştirenlerin hikâyeleri kulaktan kulağa dolaşırdı. Şimdi aklıma ister istemez şu soru geliyor: Aradan geçen zamanda bu şehirde kilise ihtiyacı artacak kadar mı cemaat çoğaldı? Yoksa mesele bambaşka mı?
Adıyamanlı olarak bizler bu soruları sormak zorundayız. Çünkü mesele sadece bir bina meselesi değil. Mesele, bu şehrin geleceğine hangi ellerin, hangi hesapların yön vereceği meselesi.