Ekmek… Anadolu’da “nimet” diye bildiğimiz, uğruna alın teri dökülen, sofraların baş tacı olan o kutsal yiyecek. Ama gelin görün ki Adıyaman’da birçok pide fırını, bu nimeti adeta rezil ediyor.
Bir girin o fırınların içine… Yerlerde kir, duvarlarda pas, ortalıkta uçuşan un tozları… Hijyen deseniz sıfır. Hangi çağda yaşıyoruz? 2025 yılındayız ama hâlâ ortaçağdan kalma görüntülerle ekmek pişiriliyor.
Dahası var! Meşe odunu yerine sunta parçaları, kavak dalları, söğüt odunları yakılıyor. Hadi diyelim ki maliyet derdine düştünüz, bari insan sağlığını düşünün! Suntanın, boyalı tahtaların dumanıyla pişen ekmeği vatandaşın çocuğu yiyecek, yaşlısı yiyecek. Bu mudur vicdan?
Belediye zabıtası nerede? Çevre Sağlığı Müdürlüğü ne iş yapar? Masa başında dosya mı karıştırıyorlar? Adıyaman halkı pis ekmek yemek zorunda değil! Denetim dediğiniz şey göstermelik değil, gerçek olmalı. Fırıncı “ekmek kutsaldır” bilinciyle işini yapmalı.
Bu şehirde ekmek temiz olmalı, sağlıklı olmalı. Çünkü ekmek sadece karın doyurmaz; bir şehrin vicdanını da gösterir. Adıyaman’ın vicdanı kir pas içinde olmamalı!
Mehmet ELÇİ