<p ><span style="font-size: larger;"><span style="color: rgb(102, 102, 102); font-family: `Lucida Sans Unicode`; line-height: 20px;">Adıyaman’da bir grup PKK lideri Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenledi.</span></span></p> <p style="margin: 0px 0px 10px; padding: 0px; color: rgb(102, 102, 102); font-family: `Lucida Sans Unicode`; line-height: 20px; "><span style="font-size: larger;">Gölbaşı Caddesi üzerinde bulunan parti binası önünde toplanan kalabalık, daha sonra ellerinde pankarlar ile buradan sloganlar eşliğinde Demokrasi parkına yürüdüler.</span></p> <p style="margin: 0px 0px 10px; padding: 0px; color: rgb(102, 102, 102); font-family: `Lucida Sans Unicode`; line-height: 20px; "><span style="font-size: larger;">Demokrasi parkında basın açıklamasında bulunan HDP Adıyaman İl Eş Başkanı Fahriye Akbaba, “Bilindiği gibi, çok üst düzeyde planlamalarla gerçekleştirilen komplonun başlatılması sürecinde yer alan devletlerin PKK lideri Abdullah Öcalan’ı demokrasi ve özgürlük karşıtlığı temelinde hapsetmenin gerekliliğine inandığını fakat halklar açısından böylesi düzeyde bir anlam ifade eden birinin hapsetme noktasında sorumluluk dahi alamadıkları “Yüreği demokrasi ve özgürlükten yana atan halkların geliştirecekleri tepkilerden korkmuşlardır. Sayın Abdullah Öcalan başta Kürt halkı olmak üzere tüm ezilen halkların mücadele çizgisidir. Uluslararası komplo ile tutuklanma sürecinde yapılmak istenilen ise halkların mücadele çizgisini tasfiye etmektir. Nitekim öyle olmamıştır, tutuklanma haberinin duyulmasıyla birlikte halk ayağa kalkmıştır. Büyük bir komplo ile Türkiye’ye teslim edilen Sayın Abdullah Öcalan için onlarca kişi ”Güneşimizi Karartamazsınız” diyerek bedenlerini yaratılan karanlığı aydınlatmak için ateşe vermişlerdir, ve Kürt halkının içerisinde bulunduğu karanlığı aydınlatacağına inanmışlardır. Tam da bunun için 1999 Şubat’ından bu yana bu tarih bir yas günü olarak ilan edildi” dedi.</span></p> <p style="margin: 0px 0px 10px; padding: 0px; color: rgb(102, 102, 102); font-family: `Lucida Sans Unicode`; line-height: 20px; "><span style="font-size: larger;">Bugün gelinen aşamada ise çok olağanüstü tedbir ve komployla Türkiye’ye getirilen Öcalan ile devletin aynı masaya oturduğunu savunan Akbaba, şöyle devam etti:<br style="margin: 0px; padding: 0px;" /> “Kürt sorununun çözümüne dönük tartışmalar yürütülüyor. Yıllar öncesinde söylenen fakat anlaşılmayan, anlaşılmak istenilmeyen sözlerin bugün de ifade edildiği, komplonun geliştirilmesinde rol alan dünya devletlerinin üzerinde ortaklaştığı en temel noktanın Kürt özgürlük mücadelesinin yürüttüğü mücadelenin esasta kapitalist moderniteye karşı bir savaşım olduğu ve mutlak surette bu mücadelenin boğulması gerektiğini vurgulamışlardır. Fakat bu amaca rağmen, Öcalan’ın tutsaklık sürecinde dahi yürüttüğü mücadele, kendi çizgisinde ve barışı sağlamadaki ısrarı ile bu süreç ters yüz oldu.</span></p> <p style="margin: 0px 0px 10px; padding: 0px; color: rgb(102, 102, 102); font-family: `Lucida Sans Unicode`; line-height: 20px; "><span style="font-size: larger;">Ayrıca ‘ Öcalan’a özgürlük’ kampanyası komploya verilen cevaptır. Bu büyük komplo 17. yılına girerken bizler de tutsak edilmeye çalışılan mücadele çizgisine karşın verilebilecek en iyi cevabın milyonlarca insanın siyasi tutsaklara ve Sayın Abdullah Öcalan’a özgürlük biçiminde haykırması oldu”. ‘Öcalan’a özgürlük’ imza kampanyasının sonucunun bu tarihe denk getirilmesi bir cevap niteliği taşıyor. Komplonun bilinci en derin bilinçtir, en derin özgürlük bilincidir, en derin demokrasi bilincidir. Komployu bilince çıkaran Kürt halkı yenilmez. Komployu bilince çıkaran Kürt halkı özgürlük ve demokrasi mücadelesini başarılı bir biçimde yürütür ve sonuca ulaştırır ve halkların kardeşliğine götürür”<br style="margin: 0px; padding: 0px;" /> BHA</span></p>