Adıyaman’a “Hizmet için illa Cumhurbaşkanı mı gelsin?”

Abone Ol

Yine aynı manzara…
Yine aynı heyecan, aynı telaş, aynı görüntü.

Cumhurbaşkanı Adıyaman’a gelecek haberi duyulur duyulmaz, şehir bir anda şantiyeye döndü.
Aylarca, hatta yıllarca kazılmış halde duran yollar bir gecede “hatırlandı.”
Kamyonlar sokaklarda, greyderler caddelerde, asfalt kokusu her yeri sardı.
Bir anda herkesin aklına geldi: Adıyaman’da yollar bozukmuş!

Vatandaşlar haklı olarak soruyor:
“Hizmet için illa Cumhurbaşkanı mı gelmesi gerekiyor?”
Bu şehirde yaşayan insanlar, sadece bir ziyaret programı olunca mı değer kazanıyor?

🕳️ YILLARDIR SÜREN SUSKUNLUK BİR GÜNDE BOZULDU

Depremde yıkılan, yeniden ayağa kalkmak için direnen bu şehir, iki yıldır her fırsatta unutuldu.
Yıkılan binalar hâlâ moloz gibi duruyor, yollar çukurdan geçilmiyor, kaldırımlar paramparça.
Yağmur yağdığında Adıyaman adeta küçük bir göle dönüyor.
Ama ne hikmetse Cumhurbaşkanı’nın ziyareti yaklaşınca tüm sorunlar hatırlanıyor.

Sanki bu şehir sadece “göstermek için” var…
Sanki her hizmet, bir “ziyaret vitrini” için hazırlanıyor.
Oysa vatandaş, makyajlı bir şehir değil; kalıcı, samimi bir hizmet istiyor.
Adıyaman’ın makyaja değil, emeğe ihtiyacı var!

🚧 YOLLAR DEĞİL, VİCDANLAR TAMİR İSTİYOR

Bugün asfalt dökülüyor, tabelalar yenileniyor, ama yarın?
Cumhurbaşkanı uçağa bindiğinde, o asfaltın altındaki çukurlar yine ortaya çıkmayacak mı?
Yıllardır bu şehirde “görülmeyen” mahalleler, “unutulan” köy yolları, “ertelenen” projeler var.
Bir ziyaretle bu eksiklikler kapanmaz.
Yarın yine aynı ihmal, aynı sessizlik, aynı kader devam edecekse, bu acele neye yarar?

Gerçek hizmet, “geliyorlar” denildiğinde değil, gitmediklerinde de süren hizmettir.
Adıyaman halkı, artık günü kurtaran değil, geleceği inşa eden yöneticiler istiyor.
Hizmet sadece kameralar açıldığında değil, elektrik kesildiğinde, su akmadığında da yapılmalıdır.
Hizmet; asfaltla değil, adaletle başlar.
Gösteriyle değil, gönülle yürür.

⚙️ BİR ŞEHİRİN KADERİ TAKVİMLE BELİRLENMEMELİ

Bu şehirde yıllardır aynı hikâye yazılıyor:
Ziyaret günü yaklaşır, yollar yapılır.
Ziyaret biter, sessizlik başlar.
Her geliş bir “seferberlik”, her gidiş bir “unutuluş” haline geldi.

Oysa Adıyaman, Türkiye’nin vicdanıdır.
Bu şehir, depremde en çok acı çeken, en çok sabreden, ama en az hatırlanan şehirlerden biridir.
Şimdi insanlar soruyor:
“Biz bu kadar acı çekerken neredeydiniz?
Yollar çamur içindeyken, çocuklar servis beklerken, yaşlılar ambulans bulamazken neredeydiniz?”

Cumhurbaşkanı elbette gelsin, gelsin ki sorunlar duyulsun.
Ama mesele şu: O gidince kim kalıyor?
Kimin kapısı çalınıyor, kim denetleniyor, kim sorumlu tutuluyor?
Bir şehir, bir ziyaretin gölgesinde yaşamamalı.
Adıyaman’ın kaderi protokol masasında değil, sokaktaki çocuğun ayakkabısında yazıyor.

🔨 YOLU DÜZELTMEK KOLAY, SİSTEMİ DÜZELTMEK ZOR

Bir günde asfalt dökmek kolaydır.
Ama yılların ihmaliyle oluşan “güven çukurunu” doldurmak öyle kolay değildir.
Adıyaman halkı artık “gösteri hizmeti” değil, devlet ciddiyeti istiyor.
Yollar kalıcı olsun, hizmet devamlı olsun, vatandaş kendini değerli hissetsin.

Adıyamanlı artık şunu diyor:

> “Her gün Cumhurbaşkanı gelmesin, ama her gün devlet gelsin.”
“Bir günlüğüne değil, ömürlük hizmet istiyoruz.”
“Yol da bizim, şehir de bizim; ama unutulmak artık bizim kaderimiz olmasın.”

Mehmet ELÇİ

{ "vars": { "account": "UA-91479741-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }