Karanlığa doğru gidiyorum, varsın olsun. Biliyorum, rüşvet versen bile hayatında en mesut olduğun günlere dönemiyorsun. Ölümden dönüş olsa, sebebim de yok be gülüm. Bende ki ben, insanların düşündükleri gibi değil, öyle ya da böyle, adı her ne ise. Anlatmayı denedim, çırpındı bedenim delice. Dünya gözüyle bakmamaları lazım ki oda nafile, herkes hayata kendi penceresinden bakıyor. Ben de, ama ben, anlatamam diğer insanlar gibi.

            Gülüm, benim doğrum bana, seni anlayanlar bile, egoları doğrultusunda düşündükleri için doğru gelmez onlara. Kırıldıkları noktalarda da hep ben duygularıyla hareket ettiklerinden, figüran olup başrol oynadığını zannederler. Off be gülüm…

            Seni sevdim diyen, zoru görünceye kadarmış. Herkes değiliz biz. Vefasız gönüller sarhoşuyuz. Bu lanet şehri kafama yıkıp gittin. Ne olacak, ya da ne olmasını bekledin bilmiyorum, ama ben, yaşadıklarıma isyan edip ölemedim. Sana döktüğüm yürek fırtınalarımı şimdi dingin bir limanda saklamak istiyorum. Sen orayı arama, bulma.

 Umman kime büyük? Ben ummanda senle kaybolmayı göze almışken, sevmeyi bilmeyen küçük göllerde boğulmuşum. Göz nurum dediğim, deryalara baktığımda her santiminde var zannettiğimi, bir avuç toprakta kaybetmişim.

            Döner, yönelirdi göğe ellerim, dudaklardan dökülürdü kavuşma nağmeleri, kime ne anlam ifade etti? Daha ne söyletmeye çalışırsınız duygularım, bitmiş, ölmüş sevdaları diriltemezsiniz. Ben çoktan öğrendim sizde, öğrenin.

Sevmediğini söylemek dil ile ikrar değil, gözüne bakarak itiraflarındır. Giden çok oldu hayatımdan. Şunu bilin, ben kimseye eyvallah etmedim ki size de edeyim.Yalnız kararlar aldım, yalnız da giderim. Sen keyfine bak güzel arkadaşım.