Sizi tanıyabilir miyiz?
1971Adıyaman doğumluyum. İlk-orta-lise öğrenimimi Adıyaman’da yaptım.1998 yılında TPAO’da güvenlik görevlisi olarak işe başladım.2004 yılında güvenlik biriminden ayrılarak sondaj biriminde düz işçi olarak çalıştım.2009 yılında arkadaşlarımın desteği ile Petrol-iş Adıyaman şube başkanlığına seçildim. Adıyamanı çok seviyorum ve Adıyaman’da yaşıyorum.

Petrol-iş olarak hangi konfederasyona bağlısınız?
Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonu olan Türk-iş’e bağlıyız.

Türkiye’de sendikacılığın haklar bakımından geçmişteki ve şimdiki durumunu değerlendirirmisiniz?
Biz sendikacıların ve mücadeleci işçilerin bir sloganı vardır.”Hak verilmez alınır,Zafer sokakta kazanılır.” Bu şiarla düşünürsek geçmişte sendikalı işçi sayısı milyonları aşardı şimdilerde 200-300 binlerde. Dolayısıyla eskiden güçlü olmanın verdiği dayanışma gücü birçok hak kazanımını getirmiştir. Ama şimdi ne dayanışma ruhu kaldı ne de elle tutulur sendikal haklarımız kaldı.

İşçi ve Memur sendikaları arasındaki fark nedir?
Biz İşçi ve Memur sendikaları ayrımı olmasın istiyoruz. Ama maalesef geldiğimiz noktada hem sermayenin, hem sermaye güdümlü hükümetlerin tüm sendikaları ayrıştırıcı, birbirinden uzaklaştırıcı politikaları sayesinde sendikalarda bir işlevsizlik durumu ortaya çıkarmıştır. Bir tek farkın İşçi sendikalarının grev hakkı olması Memur Sendikalarının bu haklarının olmaması Memur sendikalarını güçsüz kılıyor.

Torba Yasası hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?
AKP hükümeti, sermayeye yeni kaynakların aktarılması, kamu emekçilerinin güvencesizleştirilmesi, işsizlik sigorta fonunun sermayenin hizmetine verilmesi ve genç işçilerin daha fazla sömürülmesidir.

Özelleştirmeler hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Her yapılan özelleştirme sermayeye yeni kâr alanları yaratmaktadır. Petrol-iş sendikası olarak 1990’lı yıllardan bu yana çok büyük mücadeleler verdik. Türkiye’nin en büyük kuruluşları olan Tüpraş, Pektim, Petrol ofisi ve Petlas bizim örgütlü olduğumuz kamu iş yerleriydi. Ve bu kuruluşlar Türkiye’nin en çok kâr eden kuruluşlarıydı. Hükümetler sırf sermayeye peşkeş çekmek için halkın öz değeri olan bu kuruluşları yok pahasına sattılar. Ve Tekel içki ve alkol bölümü 210 milyon dolara yerli sermayeye satıldı. Yerli sermaye 9 ay sonra 810 milyon dolara Amerikan sermayesine sattı. Amerikan sermayesi yine Tekeli 2.1 milyar dolara İngiliz sermayesine sattı. Buradan da görüyoruz ki hükümetler hem bu halka, hem bu ülkeye ihanet etmişlerdir.

Şu andaki üyeleriniz özelleştirmenin ne kadar farkındalar?
TPAO işyerimiz enerji bakanımızın daha önce yaptığı bir açıklamaya göre 2011 yılında halka arz’a hazırlanıyor. Petrol-iş sendikası olarak çok iyi biliyoruz ki halka arz’ın akabindeki durumu blok satıştır. Bununla alakalı bütün üyelerimizi uyararak bugünden mücadeleye hazır hale getiriyoruz. TPAO işyeri kamunun malı olursa ülkeye değer katacaktır. Çünkü dünyada gelişmiş ülkelerin hepsinde milli bir petrol arama kuruluşu vardır. Bu bağlamda işyerimiz çok stratejik bir işyeridir. Bu bilinçle hem üyelerimiz, hem Petrol-iş sendikası, hem de Adıyaman halkı çok büyük bir mücadele verecektir.

4/C hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Sayın Başbakanımızın “ucube” sözcüğüne tam da uyan bir çalışma statüsü. İş güvencesinin olmadığı, hasta olma haklarının olmadığı, insan onuruna yakışır ücretin olmadığı ve tez elden Türkiye’deki çalışma yaşamından çıkarılması gereken baş belası bir statü. Türkiye’deki bütün sendikaların 4/C gibi bir belanın ortadan kaldırılması için “Genel Grev” dâhil bir mücadele takvimi belirlemesi ve ortak olarak bunun arkasında durulması gerekir.

www.adiyamanlilar.net internet sitemizi nasıl buluyorsunuz?
Öncesinde böyle bir site kurarak hem Adıyaman’a hem dünyaya Adıyaman haberlerini yapmanız, Adıyaman’ı tanıtmanız ve Adıyamanlıları bir araya getirmeniz sebebiyle sizleri kutluyorum. Sitenizi takip ediyorum. Haberlerinizdeki İlkeli ve tarafsızlığınızı, objektif bakış açınızı ve emeğe olan saygınızdan dolayı çok beğeniyorum. Başarılarınızın devamını dilerim.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Biliyorsunuz ülkemizde son zamanlarda kuralsız, güvencesiz hale gelen çalışma koşulları ve sermayenin dizginlenemez kâr hırsı nedeniyle Türkiye’nin birçok yerinde onlarca işçi emekçi kardeşimiz iş cinayetlerine kurban gitmiştir. Bundan sonraki temennimiz iş cinayetlerinin yaşanmadığı, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin alındığı, insan onuruna yakışır bir ücret ve çalışma koşulları dileğiyle herkese saygılar ve sevgiler diliyorum.


Editör: Adıyaman Haber