Değerli basın mensupları, çilekeş kamu görevlisi arkadaşlarım,

 

Yıllardır kamu görevlilerini ezen, hakir gören, yok sayan Hükümet, sonunda bir ilke imza atmış ve tarihinde ilk defa memurlar yeni yılda maaş zammı alamamıştır. Anayasaya göre memurların maaş artışları toplu sözleşme ile belirlenmek zorundadır. Hükümet ise toplu sözleşme masasını kurmamakta ayak diremekte; kamu görevlilerimizi, emeklilerimizi ve 4/C’li çalışanlarımızı kaderiyle baş başa bırakmaktadır.

 

2011 yılı enflasyonu %10,45 olurken, memur ve emekli maaşlarına yapılan artış kümülatif olarak %8,2; ortalamada ise %6,1 olmuştur. Dolayısıyla memur maaşları 2011 yılında aylık ortalama %4,3 erimiştir. 2010 yılı Eylül ayından beri toplu sözleşme masasını oluşturmayan zam yapmayan hükümet, 2011 yılı boyunca da memur maaşlarının erimesini yalnızca seyretmiştir. Hükümetin sorumsuz davranışları bununla da kalmamış, tarihinde ilk defa memurlarımız yeni yıla maaş zammı alamadan girmişlerdir.

 

Kimsenin çalışanını bu kadar ezmeye ve mağdur etmeye hakkı yoktur. İnancımıza göre, işverenin yükümlülüğü işçiye ancak gücünün yeteceği işi yüklemek, ona zulmetmemek, ücretini alnının teri dahi kurumadan veya tam zamanında ödemektir. Bu konuda sevgili peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “sizden birinin kardeşi onun elinin altında bulunursa ona yediğinden yedirsin, giydiğinden giydirsin, ona gücünün üstünde yük yüklemesin.”“Allah, zayıfların hakkını vermeyen bir milleti yüceltmez.”“Maiyeti altındakilerin hak ve nafakalarını kısmak, bir kimseye günah olarak yeter.”“İşçinin ücretini, teri kurumadan veriniz."Ama Hükümet, kul hakkı yiyor ve memurlarımızın hakkı olan ücreti, yeni yıl zamlarını vermiyor. Anayasal suç işliyor; toplu sözleşme kanununu çıkarmıyor. Adalet düsturu ile iktidara gelenler bugün en büyük adaletsizliği yapıyorlar.

 

Değerli basın mensupları,

Bu tavır, 2 milyon 600 bin kamu görevlisi, 2 milyon memur emeklisi, yüz binlerce dul ve yetim ile 45 bin 4/C’liyi yok saymak ve kaderiyle baş başa bırakmak anlamı taşımaktadır.

 

Dilediği anda kanun çıkaran, aylarca ülkemizi KHK’larla yöneten, bakanlık açan, bakanlık kapatan; kadro iptal eden, yeni kadrolar oluşturan hükümetin, aileleri ile birlikte 20 milyon vatandaşımızı yok sayarak ihmal etmesi ve anayasal zorunluluk haline gelmiş olan bir kanunu yıllarca çıkaramaması, hiçbir mazeretle izah edilemez.

 

Memurlarımızın, elektrik, doğalgaz, benzin, tüp ve zorunlu tüketim kalemlerine yapılan zamlar nedeniyle eriyen maaşlarının yükseltilmesini, yaşadıkları mağduriyetlerin giderilmesini istiyoruz.

Bizler, elektrik, su faturalarımızı geç ödediğimizde, vergimizi geciktirdiğimizde, gecikme bedeli ödüyoruz.

Hükümet de memurun zamlı maaşını geciktirmiştir. Öyleyse onlar da bize gecikme bedeli ödemek zorundadır.

Bu nedenle 1 Ocak 2012’den geçerli olmak üzere, zam yapılmayan her ay için, memur ve emekli maaşlarına, yapılacak zamma ilave olarak, vergilerden alınan gecikme bedeli oranında telafi artışı eklenmesini talep ediyoruz.  

 

                                                                                      N.İrfan TOKUR

                                                                  Türk Sağlık-Sen Adıyaman Şube Başkanı

Editör: Adıyaman Haber