12 yaşında babasından eğitim almadan kulak bilgisiyle davul çalmaya başlayan Kartal, 4 oğlu ve 4 torunuyla birlikte nota eğitimi almadan öğrendikleri enstrümanı çalarak çeşitli yarışmalardan birincilik ödülleri aldı.
Davul çalmaya çocukluktan beri hevesi olduğunu belirten Kartal,"Ben davul çalmayı çok seviyorum. Elim kolum tuttuğu süre zarfında, davulu elimden bırakmayacağım. Bu meslek aşkım, çocukluk yıllarında doğum yerim olan Kahta ilçesinin Büyükbağ köyünde başladı. İlkokuldan sonra ailemle birlikte Kahta ilçesine yerleştik. Burada imkanlar daha fazlaydı. Babam haftanın yarısı hep düğünlerde davul çalardı. Ben de babamdan hiç ayrılmazdım. 3 yaşında iken davul ile tanıştım. 12 yaşına geldiğimde babam ile birlikte düğünlerde davul çalmaya başladım. Okullarda öğrencilere folklor öğretmeye başladım. Davul kadar halk oyunlarına da meraklıydım. İsteyen tüm okulların öğrencilerine ücretsiz halk oyunları öğretmeye başladım.  Çalışmalarımı gören yetkililer, beni Kahta Halk Eğitim Merkezinde işe aldılar. İşe girdikten sonra mesleğime daha sıkı bağlandım" dedi.

- İL DIŞINDAN TEKLİFLER GELİYOR
İl dışından sürekli teklifler geldiği belirten Kartal, "Zamanın en gözde liselerinden gelen teklifi değerlendirip Ankara’ya gittim. Orada halk oyunlarının sayılı isimlerinden olan Hamza Çivi ile Çankaya Lisesi folklar ekibine davul çaldım. Çankaya Lisesinin folklor ekibini çalıştırdık. Türkiye birincisi olduk. Daha sonra Fransa’nın Dijon şehrinde düzenlenen uluslararası folklor yarışmasına katıldık. Bu yarışmada ekip olarak dünya şampiyonu olduk."diye konuştu.
Kartal, şimdi emekli olduğunu ve elleri tokmağı tutuğu sürece mesleği yapacağını sözlerine ekledi.

 

Kaynak : PHA
Haberin Videosu :
Kaynak: pha