Halinden memnun olan, sıkıntılı olmayan, derdi ve tasası olamayan, sanki yok gibidir.

Her insan kendince bir takım anlamlar yüklüyor olanlara ya da yüklemiyor ve suçlayacak birilerini arıyor.

Hâlbuki hayatta birçok şeyin gidişatının kendi ellerinde olduğunu bildiği halde, sürekli birilerini suçlayarak, kendini suçsuz görmesi, sıkıntılarla yaşamasına sebep olmaktadır.

Kendisinin sorumlu olduğunu düşünmeden, hesap etmeden, özellikle suçu kadere yıkarak, aslında hayatımızın gidişatının ve düzene sokulmasının kendi elinde olduğunu unutuyor.

Yüce yaratanın her şeyin bir ölçüsünün olduğunu bildirmesine rağmen, ölçüsüz olunması, dengesiz ve tutarsız davranılması neticesinde, olanların bir tercih meselesi olduğunu bilmek gerekiyor.

Kendimizi düzelttiğimiz, suçu biraz da kendimizde aradığımız sürece, daha güzel, standarttı yüksek, kaliteli bir hayata süreceğimiz muhakkaktır.

***

Kim neyle uğraşırsa, şüphe yok ki o kokar.

***

İnsanlar karşılıklı olarak empati yapsalar, birbirini kırmasalar, ne güzel olur.

Herkes aynı şeyi söyler, ama kimse bir adım atmaz.

Herkes birbirinden özür dilensin isterler, ama kimse gidip de bir özür dilemez.

Ah iblis, ah nefis, ah!!

***

"Hayırlı olsun, Allah kabul etsin" diyor.

"Sağ olun Allah size de kısmet, nasip etsin" diyorum.

Pel pel gözümün içine bakıyor.

Ne “sağ ol, âmin,” diyebiliyor, ne de “hayır” diyebiliyor.

Ah azizim, ah!!

***

Bana kederden, gamdan, hüzünden bahsetme,

Bana çiçekten, bahardan, yazdan bahset sen.

***

Sen anlamak istemiyorsan, daha ne yapabilirim ki?

Sepeti koluna, herkes kendi yoluna,

Uğurlar ola!!!

***

O sahte gülücüklerin altında, ne kindar duygular yatıyordur, Allah bilir!

Biraz da için-dışın bir olsa, ölür müydün?!!

Kerim BAYDAK

[email protected]