Dünden devam:

            TV programında Vali Mahmut Çuhadar’ın; tarım konusunda, “Çiftçimizi suçlayamayız. Bilmiyorsa bizim eksiğimizdir.” demesini, “burnundan kıl aldırmayan” yöneticilerden olmadığının, “ceberrut devlet” anlayışını çöpe attığının, devlet olarak hatayı, eksiği hemen millette aramadığının göstergesi gördüm. Koçali Barajı’nın 2023 yılında hizmete gireceğini söyleyince sevindim. Umarım kaynağı, yürütme organıdır. Çünkü siyaset organlarından son on yıl içerisinde belki yirmi kez duyduğumuz “hızlı tren”e karşılık, Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanımızın geçen aylarda kavşak açılışı için geldiği ilimizde bir kezolsun “kara tren”den bile söz etmemesi karşısında şaşırmış, maalesef artık bu tür vaatlere inanmak konusunda daha da ihtiyatlı olmak gerektiğini anlamıştık. Ama öyle inanıyorum ki buna en çok üzülen de, milletvekilimiz Ahmet Aydın olmuştur.

            Vali Çuhadar, 2022’nin Adıyaman Nemrut Dağı Yılı ilan edilmesi için Turizm Bakanı ile görüşmesinde yılı ilan edilecek aday iki ilin daha olduğunun aktarıldığını, konu üzerinde çalıştığını söyleyince, 2004 yılında Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından “güneşin en güzel doğup battığı 'Nemrut Dağı’na verilen ve son durumunu bilemesem de 3-5 yıl öncesine kadar “çalınabilir!” endişesi ile Nemrut Dağı’nın aksine “güneş yüzü gösterilmeyip!” müzenin karanlık köşelerinde“muhafaza!” altına alındığını bildiğim "ALTIN ELMA" ödülünü hatırladım. Bu çalışmada “delil” olarak gösterilebileceğini, ülkede yalnızca Adıyaman Valiliği şahsında verilen ve diğer illere göre“farkındalık” yaratan bu ödülün ucuz fiyatlı birer örneğinin yaptırılarak müzede ve valilik makamında, aslının muhafaza altında olduğunu da yazmak suretiyle teşhir edilmesinin, ayrıca bu konuda Nemrut heykellerinin yanında, İngilizce ve Türkçe bilgilendirme levhası konulmasının tanıtım için çok yararlı olacağını düşündüm. Tıpkı Diyarbakır Valilik makamında teşhir edilen Diyarbakır karpuzu gibi…

            Spor konusunda yapılanları anlatarak Gençlik ve Spor İl Müdürü Fikret Keleş’e ismen teşekkür etti. 

            Dövmeç ve hıtabı ilk kez Adıyaman’da gördüğünü ve beğendiğini söyledi. Besnili kardeşlerimizin, tava kelimesinin başına Besni kelimesini eklediklerini 15 yıl kadar önceki yazımda paylaşmış ve takdir etmiştim. Bizler de bundan esinlenerek Adıyaman Dövmeci, Adıyaman Hıtabı dersek markalaşma adımını güçlendirmiş oluruz sanırım.

Amatör şairlik yönü de bilinen Vali Çuhadar, Programcı Korkut’un sorusu üzerine, okumaya başladığı “Adıyaman” şiirini üçüncü dörtlüğünde unutarak kendi deyimiyle “takılmasını” ve bunu, “İnsan nisyan ile maluldür” diye açıklayarak devamını aradan sonra okumasını, tevazusunun ve programın spontone geliştiğinin göstergesi gördüm. Ayrıca şiiri besteleyip sazı eşliğinde okuyan Serdar Polat’ın facebookta izlediğim videosu ekrana gelebilse idi programa ayrı bir renk katardı diye düşündüm.  

Emekli Adıyaman Belediye Başkan Yardımcısı Hacı Yusuf Bilgin’in program öncesi sosyal medyada yaptığı, “Toplum olarak yaşamakta olduğumuz bu pandemi sürecinde ekonomik değer üretme, elde etme ve bunları kullanma biçimleri hususunda ve sosyal yaşamın her aşamasında çok çetin, zorlu sınavlarla sınanmaktayız. Bu durum ilimizde de çok yönlü ciddi bir analizi gerektirmektedir. Umulur ki sayın valimizden bu analizi ve çözümlerini dinleriz ve bir nebze de olsa yüreklerimize su serpilmiş olur. Umudumuz perçinlenmiş olur.” Paylaşımındaki analiz yapıldı, vatandaşın umuduperçinlendi mi acaba?

            Yüreğinize sağlık sayın Vali’m…

            Devamını bekliyoruzsayın Korkut…

Ha… Söz konusu TV programındaki açıklamalarını geçtiğimiz gün rastladığım,https://www.adiyamanlilar.net/guncel/vali-cuhadardan-adiyamana-dair-h64682.htmlden “haber” olarak ta okuyabilirsiniz.

Üç bölümlük yazımızı burada noktalıyor, yazının tamamını göz önüne alarak getireceğiniz öneri ve eleştirilerinizi almaya hazır olduğumuzu belirtiyoruz. 02.04.2021

Mustafa Işıldak

[email protected]

Tel: 0532-422 95 28