Orta çağda esas olan yurttaş değildi.
Esas olan egemen güçlerdi.
Egemen güçlerin, egemenliklerinin devam etmesiydi.
Yurttaşlar egemen güçlere hizmet etmek için varlardı.
 
Egemen güçleri zora sokacak suç ve suçlu sorgulanmazdı.
Ceza verilmezdi.
 
Egemen güçleri zora sokacak suçu ve suçluyu ortaya çıkaranlar suçlanır, onlara ceza verilirdi.
 
Basında yer alan haberlere göre Adıyaman İli Gerger İlçesi İmam Hatip Lisesinde 30 öğrenciye cinsel taciz yapılıyor
 
Tacize uğrayan 30 kız öğrencinin geleceği karartılıyor, ailesi mağdur ediyor.
Olay her yönüyle vahim.
Büyük bir insanlık suçudur.
Suçluların en ağır cezaya çarptırılması gerekiyor.
 
Allah Kuran’da “En büyük ibadet insanlığa yapılan hizmettir” diyor.
 
En büyük ibadetin insanlığa yapılan hizmet olduğunu buyuruyor.
 
Tacize uğrayan kız çocukları ve aileleri (kullar) mağdur olmuşlardı.
 
Hem pozitif hukukun hem de Allah`ın kuranda söylediği emrin bir gereği olarak, yetkililerin, tacize uğrayan kız çocuklarına ve mağdur olan ailelerine sahip çıkmaları, taciz olayına adı karışan ve olaya ortam hazırlayan görevlilerin cezalandırılmaları gerekiyordu.
 
Peki taciz olayına yönelik ne yapılmıştır.
 
Taciz olayı, muhafazakarlığı ile övünen Adıyaman basınında yer almamıştır.
 
Adıyaman yerel basını buhar olmuş uçmuş uçmuştur.
 
Muhafazakarlığı ile övünen Adıyaman yerer siyasetçileri başta olmak üzere yerel siyasetçiler, taciz olayının üzerine gitmemişlerdir. Olayı aydınlatmak ve suçluların cezalandırılması sağlamak için bir çaba içine girmemişlerdir. Adıyaman yerel siyasetçileri buhar olmuş uçmuşlardır.
 
Başkalarını inançları zayıf olmakla suçlayan, Adıyaman milletvekilleri ortada gözükmemişlerdir. Zaten varlıkları ile yokluklar belli olmayan milletvekilleri taciz olayıyla ilgilenmemişlerdir. Ne yazık ki onlarda buhar olmuş uçmuşlardır.
 
İktidara yakınlığı ile bilinen gazeteci Abdurrahman Kurtbey “ www.gergerhaber.net haber sitesinde taciz olayını şöyle anlatıyor: İlçemiz Gerger’de daha önceki yıllara dayandığı ve kamuoyuna yeni yansıyan taciz olayını ilk günden beri haber almış bulunmaktayız. Gerek ilçemizin geçtiği (Adının geçti denmek isteniyor) böyle bir hassas durum, gerekse de olayın ilçemize yapacağı negatif pozisyon neticesinde olayın basına yansıması konusunda titiz davrandık. Olayın mağdurları ve ailelerin bu olayda en çok etkileneceği aşikardır.
 
Devletin tüm kurum ve kuruluşları bu olayın faillerini (kime dayanırsa dayansın) gerekli cezalara çarptırması için azami gayret gösterdiğini biliyoruz. Halkımızın bu konuda müsterih olmasını temenni ediyoruz” diyor.

Gergerli gazeteci Abdurrahman Kurtbey, tacize uğrayan kız çocuklarının ve ailelerinin mağduriyetini değil, egemen güçlerin korunup kollanmasını amaçlayan bir anlayışla hareket ettiklerini söylüyor.

Gerger Fırat Gazetesi’nin taciz olayını, olaya adı karışanları, olaya adı karışanların korunup kollanmasını haber yapması üzerine, Adıyaman Valisi Sayın Abdurahman Erim 08. 11 2016 tarihinde yaptığı açıklamada:

"İlimizde meydana gelen ve önceki yıllara dayandığı anlaşılan cinsel istismar olayı ile ilgili olarak Gerger Sulh Ceza Mahkemesince alınan 24.10.2016 tarih ve 2016/91 sayılı gizlilik kararı ve akabinde aynı mahkemece verilen yayın yasağı kararına rağmen kamuoyuna yansıyan yanlış ve yanıltıcı bilgiler nedeniyle bu açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Söz konusu olayın öğrenildiği andan itibaren ilgili tüm kamu kurumlarınca ilk müdahaleler süratli bir şekilde gerçekleştirilmiş ve adli makamlar bilgilendirilmiştir. Aynı gün adli soruşturma başlatılarak şüphelinin tutuklanması sağlanmıştır. Ayrıca görevlendirilen kurum müfettişleri marifetiyle idari sorumluluk ve ihmalin tespitine yönelik idari soruşturma başlatılmış ve bu kapsamda ihtiyati tedbir olarak ihmali olduğu değerlendirilen bazı kamu görevlileri görevden uzaklaştırılmıştır. Basına yansıyan açıklamalarda maalesef eksik bilgiler ve maddi hatalar söz konusudur. Ayrıca olayın üstünün örtülmesine yönelik bir çaba içerisine girildiği iddiası da bu eksik bilgiler çerçevesindedir” diyor.

Sayın Vali Erim özenle hazırlanmış olduğu açıklamasında: Tacize uğrayan kız çocukları ve sayısından, bu çocuklarını ailelerinin mağduriyetlerinden, bu konuda egemen güçlerin (devletin) sorumluluğundan (ihmalinden) söz etmiyor. Olayın oluş tarihini, kimlerin adlarının taciz olayına karıştıklarını, bu kişilerle ilgili yapılan işlemin sonuçlarını anlatılmıyor. Mahkemenin kararını gerekçe göstererek açıkça söylemese de esas olan yurttaş değil, esas olan egemen güçler olduğunu söylüyor. Egemen güçleri zora sokmamaya özen gösteriyor.

Sayın Vali’nin bu açıklaması üzerine, Gerger Fırat Gazetesi, taciz olayıyla ilgili gelişmeler ve sonuçlarına yönelik, yeni bir haber yapıyor.

Vay sen misin egemen güçleri zora sokan haber yamak.

Sen hala öğrenemedin mi “Esas olanın yurttaş değil, yurttaşın mağduriyeti değil, esas olanın egemen güç olduğu" denilerek, Gerger Fırat Haber Sitesi ve sahibi Hacı Boğatekin hesaba çekiliyor.

1923’te halk egemenliğine dayanan cumhuriyet yönetimine geçerek orta çağ zihniyetini terk etmişti.

Ülkeye, halka ve iline karşı sorumluluğu olan eski bir Adıyaman milletvekili olarak üzülerek belirtmem gerekir ki, Gerger İlçemizde yaşanan taciz olayı karşısında egemen güçlerin yerel siyasetçilerin, milletvekillerinin ve gazetecilerin sergiledikleri tavır, tipik bir orta çağ zihniyetidir.